Abaküs Yazılım
6. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/6794
Karar No: 2019/2440
Karar Tarihi: 11.04.2019

Yağma - görevi yaptırmamak için direnme - hakaret - Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2016/6794 Esas 2019/2440 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 6. Ceza Dairesi'nin 2019/2440 K. sayılı kararı, yağma, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından sanığın mahkum edilmesiyle ilgilidir. Yağma suçuna yönelik temyiz itirazlarında sanıkların her bir mağdura karşı ayrı ayrı suç işlediği düşünülmeden, yasal koşulları bulunmadığı halde noksan ceza tayini yapıldığı vurgulanırken, diğer suçlara yönelik itirazlarda ise sanığın hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesine rağmen, kasten işlediği yeni bir suç sayesinde dava zamanaşımının süresinin durduğu ve bu nedenle zamanaşımına uğradığı sonucuna varılmıştır. Kararda, TCK'nın 150/2, 61, 265/1, 125/1, 125/3-a ve 31/3 maddeleri açıklayıcı bir şekilde tanımlanmıştır.
6. Ceza Dairesi         2016/6794 E.  ,  2019/2440 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Yağma, görevi yaptırmamak için direnme, hakaret
    HÜKÜM : Hükmün açıklanması; Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Sanık ... hakkında yağma suçundan kurulan hükme yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Sanık ve suç arkadaşının mağdurlardan önce tatlı istedikleri, aldıkları olumsuz yanıt üzerine para istedikleri, bıçak tevcih edip zor kullanmak suretiyle üzerlerini arayıp ceplerinde bulunan paranın tamamını aldıkları olayda; sanıkların eyleminin her bir mağdura karşı ayrı ayrı yağma suçunu oluşturduğu düşünülmeden; yasal koşulları bulunmadığı halde 5237 sayılı TCK"nin 150/2. maddesi ile uygulama yapılarak noksan ceza tayini karşı temyiz olmadığından; uygulamaya göre de aynı yasanın 61. maddesi uyarınca 31/3. maddesinin 150/2. maddesinden önce uygulanması, sonuca etkili bulunmadığından; anılan hususlar bozma nedeni yapılmamıştır.
    Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimler kurulunun takdirine göre, sanık ... savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmemiş olduğundan reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün tebliğnameye uygun olarak ONANMASINA,
    2- Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik yapılan temyiz itirazlarının incelenmesine gelince de;
    Sanık ... hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine hakaret suçlarından 5237 sayılı TCK"nin 265/1, 125/1, 125/3-a, 31/3. maddeleri uyarınca cezalandırılması için kamu davası açıldığı, yapılan yargılama sonunda, görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine hakaret suçlarından verilen hapis cezalarının 5271 sayılı CMK"nin 231/5. madde uygulamasıyla Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 08/03/2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
    Sanığın, öngörülen (3) yıllık denetim süresi içerisinde, 17/03/2011 tarihinde hırsızlık suçunu işlemesi sebebiyle hakkında evvelce hükmün açıklanmasının geri bırakılması
    kararının duruşma açılarak 15.10.2015 tarihinde sanık hakkında hükmün açıklanmasına karar verildiği belirlenmiştir.
    Bu kararın sanık savunmanı tarafından temyizi üzerine yapılan incelemesinde;
    Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunduğu anlaşılan sanığa yüklenen ve 5237 sayılı TCK"nin 265/1, 125/1, 125/3-a, 31/3. maddelerinde, görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine hakaret suçlarının aynı Yasanın 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık dava zamanaşımına tabi olduğu ve fiili işlediği sırada 15-18 yaş grubunda bulunanlar hakkında bu sürenin üçte ikisinin geçmesiyle kamu davasının düşeceği öngörülmüştür.
    Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulunun 01.03.2016 tarih 2015/3-599 Esas, 2016/99 Karar sayılı ilamında da; hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin davalarda dava zamanaşımı süresinin ne zaman duracağı ve ne zaman işlemeye başlayacağını tartışmıştır. Anılan kararda; “Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi durumunda dava zamanaşımı, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kesinleştiği tarihte durmaya başlayıp denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmediği ve denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere uygun davranıldığı takdirde denetim süresi sonunda, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi veya denetimli serbestlik tedbirine ilişkin yükümlülüklere aykırı davranılması halinde ise yeni suçun işlendiği veya denetimli serbestlik tedbiri yükümlülüklerine aykırı davranıldığı tarihte dava zamanaşımı süresi yeniden işlemeye başlar” hükmüne yer verilmiştir.
    Olayımızda, sanık ...’un eylemine uyan görevi yaptırmamak için direnme ve kamu görevlisine hakaret suçlarının TCK"nin 66/1-e maddesi uyarınca 8 yıllık dava zamanaşımına tabi olduğu, 15-18 yaş grubunda olan sanık hakkındaki dava zamanaşımının bu sürenin üçte ikisi olan 5 yıl 4 aylık süreye karşılık geldiği, Aynı Kanunun 67/4. maddesi uyarınca da dava zamanaşımını kesen sebeplerin varlığı halinde bu sürenin 7 yıl 12 aya kadar uzayacağı, bu duruma göre; suçun işlendiği 07.07.2010 tarihinde başlayan dava zamanaşımı süresinin 07.07.2018 tarihinde dolduğu, ancak Yargıtay Yüksek Ceza Genel Kurulunun anılan kararı nazara alındığında, sanık hakkında verilen "Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına" ilişkin kararın kesinleştiği 08.03.2011 tarihi ile 2. suçu işlediği 17.03.2011 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin 9 gün süreyle durduğunun kabulü gerektiği, bu sürenin olağanüstü zamanaşımı süresine eklenmesi halinde sanık hakkında açılmış bulunan kamu davasının 16.07.2018 tarihinde, zamanaşımına uğradığı anlaşılmıştır.
    Dava zamanaşımının inceleme tarihinden önce dolmuş olması, bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 11.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi