14. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/1117 Karar No: 2014/4346 Karar Tarihi: 01.04.2014
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2014/1117 Esas 2014/4346 Karar Sayılı İlamı
14. Hukuk Dairesi 2014/1117 E. , 2014/4346 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Kayseri 5. Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 19/11/2013 NUMARASI : 2013/19-2013/376
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 11.08.2011 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.11.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, 417 ada 24 parsel sayılı tarla cinsli taşınmazda davalı kardeşi S.. A.. ve dava dışı kardeşi S.. A..ile birlikte 1980"li yılların başında ortaklaşa olarak satın aldıkları payların tamamının davalı S.. A.. adına 17.04.1984 tarihinde 1155/27000 pay olarak tapuya tescil edildiğini, davalı ile eşit paylı olan 855 m2"lik kısmına taraflarca 2 adet ev inşa edildiğini, bu evlerden birinde davacının diğerinde ise davalının ikamet ettiğini belirterek payı oranında tapu iptali ve tescil istemiştir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; karar Dairemizin 19.11.2012 tarihli, 2012/11629 Esas 2012/13286 Karar sayılı ilamı ile; "davacının dava dilekçesinde ve delil listesinde Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığının 2011/30048 sayılı soruşturma dosyasını delil olarak gösterdiği, o dosyadan alındığı anlaşılan 29.09.2011 tarihli ifade tutanağında davalı S.. A.."ın dava konusu taşınmazda davacı F.. A.."ın da payı bulunduğuna ilişkin imzalı beyanı bulunduğu, bu nedenle mahkemece, delil olarak gösterilen soruşturma dosyasındaki davalının tüm beyanları incelenerek bunların "delil başlangıcı" niteliğinde görülmesi halinde diğer delillerle birlikte dikkate alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği" belirtilerek bozulmuştur. Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. Her ne kadar Dairemizin bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiş ise de davalı S.. A.."ın dava konusu taşınmazda 1.156,93 m2 miktarındaki 1155/27000 payın sahibi olduğu, davacının da bu payın 300 m2"sinin dava dışı kardeşi S.. A...a ait olduğunu belirterek geriye kalan kısmın yaklaşık yarısına isabet eden 427,50 m2"sini dava ettiği, dosya kapsamına göre davalı adına kayıtlı payın 1/3"üne isabet eden 385,64 m2 kısmı için inanç ilişkisinin kanıtlandığı anlaşılmıştır. Mahkemece, inanç ilişkisi kanıtlanan bu pay oranında davacı lehine tapu iptali ve tescile karar verilmesi gerekirken, davacının evinin dava konusu taşınmazda kapladığı yüzölçümü itibari ile 390/27000 pay yönünden davanın kabulü doğru görülmemiş, bu sebeple hükmün bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz harcının istek halinde yatırana iadesine, 01.04.2014 tarihinde oybirliği karar verildi.