Esas No: 2022/489
Karar No: 2022/5194
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/489 Esas 2022/5194 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanık ... ile birlikte 25 çift kullanılmış ayakkabının sahiplerinin rızası dışında alındığı gerekçesiyle, sanığın diğer sanık ile birlikte hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verilmiştir. Ancak diğer sanığın istinafı üzerine beraat kararı verilmiştir. Bu durumda, sanık ...'nin beraat eden diğer sanıkla aynı hukuki durumda bulunması gerektiği ve her iki sanığın mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği belirtilerek, kararın bozulması talep edilmiştir.
Kararda ayrıca, sanığın savunma hakkının kısıtlanması ve yakalama sureti ile sorguya çekilmesinin alt sınırı 5 yıl olan hırsızlık suçunda mümkün olmadığı vurgulanmıştır.
Kanun maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-h maddesi (hırsızlık suçunun tanımı)
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62/1. maddesi (iştirak halinde suçun cezalandırılması)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/2-e maddesi (suçun sabit olmaması halinde beraat)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 196/2. maddesi (sanıkın sorguya çekilmesi)
"İçtihat Metni"
Bina içerisinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan sanık ...'nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 142/2-h ve 62/1. maddeleri gereğince 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Silivri 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2020 tarihli ve 2017/1118 esas, 2020/348 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 02/11/2021 gün ve 19381/2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2021 gün ve 2021/135112 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, sanığın diğer sanık ... ile birlikte hareket ederek Keşan İlçesinde bulunan farklı camilerden 25 çift kullanılmış ayakkabıyı sahiplerinin rızası dışında bulundukları yerden almak şeklinde gerçekleşen eylemleri nedeniyle sanıkların bina içerisinde muhafaza altına alınmış eşya hakkında hırsızlık suçundan mahkumiyetlerine ilişkin Silivri 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 10/03/2020 tarihli kararının, diğer sanık tarafından istinaf edilmesi üzerine, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 7. Ceza Dairesinin 23/02/2021 tarihli ve 2020/1410 esas, 2021/776 karar sayılı ilamında yer alan "...Sanığın, soruşturma ve kovuşturma aşamasında ısrarla atılı suçu işlemediğini savunduğu, katılanın; görgüye dayalı bir bilgisinin olmadığı, olayı gören herhangi bir tanığın olmadığı, araçta bulunan ayakkabıların suç konusu olduğuna dair hiçbir maddi tespitin bulunmadığı, sanığın savunmasının aksine her türlü şüpheden arındırılmış kesin, yeterli ve inandırıcı başkaca hiçbir delil bulunmadığı halde dosya kapsamı ile bağdaşmayan ve yasal olmayan gerekçeler ile varsayımlara dayanarak sanığın mahkûmiyetine karar verilmesi,... Yüklenen hırsızlık suçunun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmaması nedeniyle sanığın atılı hırsızlık suçundan 5271 sayılı CMK'nun 223/2-e maddesi gereğince BERAATİNE,..." şeklindeki açıklamalar ile her türlü şüpheden uzak mahkumiyete yeter delil elde edilemediği gerekçesiyle anılan mahkumiyet kararı diğer sanık yönünden bozularak lehine beraat kararı verildiği nazara alındığında;
Suça konu sahipleri tespit edilemeyen 25 çift kullanılmış ayakkabıyı rızaya gerek duyulmaksızın herkesin girebileceği yerden sahiplerinin rızası dışında almak suretiyle gerçekleştirildiği kabul edilen iştirak halinde hırsızlık eylemi nedeniyle, sanıkların baştan itibaren inkara yönelik savunmalarının suçtan ve yaptırımdan kurtulmaya yönelik olduğu ve suçun sanıklar tarafından işlendiğinin sabit olduğu şeklindeki mahkemenin kabulüne göre, sanık ...'nun beraat eden diğer sanık ile aynı hukuki durumda bulunduğu ve aynı delillere dayanılarak her iki sanığın mahkumiyetine karar verildiği, diğer yandan beraat eden sanığın 26/04/2019 tarihli celse sırasında sanık ...'nun suç konusu eşyaların ele geçirildiği aracın sürücüsü olduğunu ve birlikte ikinci el ayakkabı almak için Keşan'a gittiklerini, ancak Ahmet'in ayakkabıları aldığı esnada araçtan inmediğini, arabaya poşet içerisinde koyduğu şeylerin ayakkabı olduğunu dahi bilmediğini beyan etmesi karşısında, adı geçen sanığın üzerine atılı suçu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil bulunmaması nedeniyle, hakkında beraat karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
5271 sayılı CMK’nın 196/2. maddesinde yer alan “Sanık, alt sınırı beş yıl ve daha fazla hapis cezasını gerektiren suçlar hariç olmak üzere, istinabe suretiyle sorguya çekilebilir.” şeklindeki düzenleme uyarınca, 5237 sayılı TCK’nın 142/2-h maddesinde düzenlenen hırsızlık suçuna ilişkin cezanın alt sınırının 5 yıl olması karşısında, sanık ...’nun yakalama sureti ile başka mahkeme tarafından sorguya çekilemeyeceği gözetilmeden savunma hakkı kısıtlanarak yargılamaya devamla yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi hususu da belirlenmiş olup, bu yönden de kanun yararına bozma isteminde bulunulup bulunulmayacağının takdiri için dosyanın Adalet Bakanlığına sunulmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GÖNDERİLMESİNE, 21/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.