16. Hukuk Dairesi 2014/17576 E. , 2015/9317 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 283 ada 23, 331 ada 306 ve 307 parsel sayılı 5.354.25, 11.812.52 ve 5.162.78 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muristen intikal ettiği ve terekenin taksim edilmediği iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli 283 ada 23, 331 ada 306 ve 307 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Davacı ...; çekişmeli taşınmazların müşterek kök muris ..."den kaldığını, kök murisin ölümünden sonra mirasçılar arasında taksim yapılmadığını, murisin sağlığında taşınmazlarını erkek çocukları arasında paylaştırdığını, ancak çekişmeli taşınmazları kimseye vermeyip kendi uhdesinde tuttuğunu iddia ederek çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptali ile tüm mirasçılar adına payları oranında tescilini istemiştir. Davalı ...; muris ..."in ölmeden önce yaptığı paylaştırmada çekişmeli taşınmazları kendisine bıraktığını, paylaşmanın yapıldığı 1973 yılından beri taşınmazı kendisinin kullandığını, paylaşmada davacıya bırakılan yerlerin davacı adına ya da davacının satış yaptığı kişiler adına tespit edildiğini savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, muris ..."in 1993 yılında vefat ettiği, ölmeden önce yaptığı paylaşmada çekişmeli taşınmazları davalıya bıraktığı ve zilyetliğin davalıda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dosya kapsamına göre çekişmeli taşınmazların kök muristen geldiği ve murisin sağlığında erkek çocukları arasında taşınmazlarını paylaştırdığı tartışmasızdır. Uyuşmazlık taşınmazların murisin sağlığında yaptığı paylaşmada davalıya bırakılıp bırakılmadığı ve zilyetliğin davalıya devredilip devredilmediği noktasındadır. Çekişmeli taşınmazlar tapusuz olup tapuya kayıtlı olmayan bu taşınmazlar menkul mal hükmündedirler. Taşınmazların mülkiyetinin davalıya geçtiğinin kabulü için murisin yaptığı paylaşma yanında zilyetliğin de davalıya devredildiğinin ispatı gerekir. Beyanına başvurulan mahalli bilirkişi ve tanıklar çekişmeli taşınmazların kök muristen geldiğini, taşınmazları davalının kullandığını beyan etmelerine rağmen çekişmeli taşınmazların paylaşmada davalıya bırakılıp bırakılmadığı, bırakılmış ise muris tarafından zilyetliğin davalıya devredilip edilmediği ve zilyetliğin hangi tarihten beri davalıda olduğu hususlarında yeterli ve aydınlatıcı beyanda bulunmamışlardır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. Doğru sonuca varılabilmesi için taşınmaz başında yeniden fen bilirkişisi, yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve taraf tanıklarının katılımı ile keşif yapılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıklardan öncesi tarafların kök murisine ait olan davaya konu taşınmazların zilyetliğinin muris tarafından davalıya devredilip devredilmediği, murisin ölümüne kadar taşınmazda kimin, hangi sebeple zilyet olduğu hususlarında maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, tespite aykırı sonuca ulaşılması halinde tespit bilirkişileri dinlenerek çelişki giderilmeye çalışılmalı, bundan sonra murisin ölüm tarihinden önce paylaştırma nedeniyle zilyetliğin devredildiğinin kanıtlanamaması halinde ölüm tarihinde taşınmazların mülkiyetin murise ait olduğunun kabulü gerekeceği göz önünde bulundurulmak suretiyle toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Belirtilen şekilde değerlendirme ve inceleme yapılmadan yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz, davacı ... vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 29.06.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.