Esas No: 2022/483
Karar No: 2022/5205
Karar Tarihi: 21.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2022/483 Esas 2022/5205 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2022/483 E. , 2022/5205 K."İçtihat Metni"
Hırsızlık suçundan sanık ...'ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 493/1-son, 522, 55/3 ve 59. maddeleri uyarınca 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasında dair Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/1997 tarihli ve 1997/599 esas, 1997/731 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun lehe hükümlerinin uygulanması talebi üzerine, yapılan uyarlama yargılaması sonucunda sanığın hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlâl etme suçlarından 5237 sayılı Kanun’un 142/1-b, 143, 116/4, 31/3 ve 62. (ikişer kez) maddeleri uyarınca iki kez 1 yıl 15 gün hapis, 5 ay hapis cezaları ile cezalandırılmasına ilişkin Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/08/2005 tarihli ve 1997/599 esas, 1997/731 sayılı karar aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığınca verilen 01/11/2021 gün ve 14917/2021 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/12/2021 gün ve 2021/135049 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya aslının 09/07/2004 tarihinde imha edilerek bu hususun tutanak altına alındığı anlaşıldığından takım evrak üzerinden yapılan incelemede,
Dosya kapsamına göre, Bakırköy Cumhuriyet Başsavclığı'nın 1996/1641 sayılı iddianamesi ile sanık ... hakkında diğer sanıklar ... ve ... ile iştirak halinde 23/08/2005 tarihinde müşteki ...'e yönelik eylemi nedeniyle nitelikli hırsızlık suçundan cezalandırılması talebiyle kamu davası açıldığı, yapılan yargılama neticesinde, Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 29/05/1997 tarihli ve 1997/599 esas, 1997/731 sayılı kararı ile sanığın müşteki ...'e yönelik eylemi nedeniyle nitelikli hırsızlık suçundan mahkumiyetine karar verildiği, anılan kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesini müteakip, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu uyarınca uyarlama yapılarak ek karar verilmesine yönelik talep üzerine yapılan yargılama üzerine Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesinin 01/08/2005 tarihli ve 1997/599 esas, 1997/731 sayılı ek kararı ile her ne kadar sanık ...'un müşteki ... ve müşteki ...'a yönelik eylemleri nedeniyle nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarından mahkumiyetine karar verilmiş ise de, sanığın uyarlama öncesi yapılan yargılamaya konu eyleminin yalnızca müşteki Mehmet'e yönelik olmasına karşın, uyarlama yargılaması sırasında sanığın diğer müşteki Ramazan'a karşı da nitelikli hırsızlık ve konut dokunulmazlığını ihlal etme suçlarını işlediğinden bahisle cezalandırılmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozma incelemesine konu dosya aslının bulunduğu arşivi su basması nedeniyle arşivdeki evrakın çoğunun zayi olduğundan ve kalan evrakın da ayıklanmasının mümkün olmadığından bahisle 09/07/2004 tarihinde imhasına karar verilerek bu hususun tutanak altına alındığı ve bu şekilde dosya aslının imha edildiği anlaşıldığından takım evrak üzerinden yapılan incelemeye göre;
Hükümlü ...’ın 23/08/1995 tarihinde gece vakti müşteki ....’in ... Mahallesi 35. Sk. No:74 .../İstanbul adresinde bulunan iş yerine, diğer yaşı büyük sanıklar ile birlikte sağlam ve muhkem olan kepenk kilidini levye ile kırarak girip iş yerindeki içinde 25.000.000 TL para ile 110.000.000 TL’lik çek ve senetler bulunan çelik kasayı çaldıkları; bu olay sebebiyle açılan davada yapılan yargılama neticesinde Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesince 29/05/1997 tarihli ve 1997/599 E., 1997/731 K. sayılı karar ile hükümlü ... hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık eylemi nedeniyle 765 Sayılı TCK’nın 493/1-son, 522, 59/2 ve 55/3. maddeleri gereğince 4 yıl 5 ay 10 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği ve bu kararın temyiz edilmeden kesinleştiği, bilahare infaz aşamasında 01/06/2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun hükümleri yönünden değerlendirme yapılması talebi üzerine mahkemece dosyanın ele alınıp, uyarlama yapılarak 01/08/2005 tarihli ek kararla 5237 sayılı TCK’nın lehe olduğu belirtilerek hükümlü ...’ın müşteki ...’e yönelik hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 31 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis ve yine müşteki ...’e yönelik iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı TCK’nın 116/4, 31 ve 62. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, ancak bununla birlikte dosyanın diğer sanıklarının üzerine atılı olan müşteki ...’e yönelik eylem nedeniyle hükümlü ... hakkında açılan bir dava ve daha evvel verilen bir hüküm olmadığı halde anılan ek karar ile hükümlü ...’ın müşteki ...’e yönelik hırsızlık suçundan 5237 sayılı TCK’nın 142/1-b, 143, 31 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 15 gün hapis ve yine müşteki ...e yönelik iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan 5237 sayılı TCK’nın 116/4, 31 ve 62. maddeleri gereğince 5 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına da karar verildiği ve bu mahkumiyet hükümlerini içeren 01/08/2005 tarihli ek kararın 05/06/2006 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla;
1- 5252 sayılı Kanun’un 9/1. maddesi, 01.06.2005 tarihinden önce kesinleşmiş hükümlerle ilgili olarak 5237 sayılı TCK’nın lehe olan hükümlerinin derhal uygulanabileceği hallerde duruşma yapılmaksızın da karar verilebileceğini öngörmüşse de; Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 27.12.2005 gün ve 162/173 sayılı kararında açıklandığı gibi lehe olan yasanın belirlenmesi herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmasını, takdir hakkının kullanılmasını gerektiriyorsa veya cezanın kişiselleştirilmesine ilişkin hükümlerin uygulanması olanağı sonraki yasa ile doğmuşsa hükümde değişiklik yargılamasının duruşmalı yapılması gerektiğinin gözetilmemesi,
2- 5237 sayılı TCK’nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK’nın 493. maddesinde tanımlanan suçun unsurlarının farklı olması nedeniyle, müşteki ...’in iş yerinden gerçekleştirilen eylemin, 5237 TCK’daki hırsızlık suçunun yanı sıra aynı Kanun’un 116/2, 116/4 ve 119/1-c maddelerine uyan iş yeri dokunulmazlığının ihlali ve suç tarihi itibariyle soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı bulunan mala zarar verme suçlarını da oluşturduğu, müştekinin şikayetinden vazgeçip vazgeçmediği saptanarak vazgeçtiği durumda mala zarar verme suçundan mahkumiyete karar verilemeyeceği gözetilerek, 5237 sayılı TCK’nın 7. ve 5252 sayılı Kanun’un 9. maddeleri dikkate alınmak suretiyle, eyleme uyan ve suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 765 sayılı Kanun’un ilgili maddeleri ile sonradan yürürlüğe giren 5237 sayılı Kanun’un ilgili maddelerinin, bu arada 08.07.2005 tarihinden önce işlenen suçlarda 31/3. fıkrasının 5377 sayılı Kanun ile değişmeden önceki haline göre indirim oranının 1/2 olarak daha lehe olduğu da nazara alınarak olaylara ayrı ayrı uygulanması, her iki yasaya göre verilecek cezaların, denetime olanak sağlayacak şekilde ayrı ayrı saptanıp, sonuç cezaların karşılaştırılması suretiyle lehe yasanın belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik kovuşturma ile denetime olanak vermeyecek şekilde dosya üzerinden yapılan inceleme sonucu hükümlü ... hakkında yalnızca hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından yazılı şekilde hükümler kurulması,
3- Dosyanın diğer sanıklarının üzerine atılı olan müşteki ...’e yönelik eylem nedeniyle hükümlü ... hakkında açılan bir dava ve daha evvel verilen bir hüküm olmadığı halde uyarlamanın yapıldığı anılan ek karar ile hükümlü ... hakkında müşteki ...’e yönelik hırsızlık ve iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından yazılı şekilde hükümler kurulması nedenleriyle kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden, (BAKIRKÖY) 2. Asliye Ceza Mahkemesinden verilip kesinleşen 01.08.2005 tarihli ve 1997/599 E., 1997/731 K. sayılı ek kararın 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesinin 3. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, aynı maddenin 4. fıkra (b) bendi uyarınca sonraki işlemlerin yerel mahkemece yerine getirilmesine, 21/03/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.