Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/12139 Esas 2016/5093 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :.......Asliye Hukuk Mahkemesi


Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı ..... vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

- K A R A R -

Davacı vekili, davacının 20.08.2011 günü ..... plakalı aracı ile seyir halinde iken süratli şekilde gelen davalı şirkete ait .... plakalı aracın diğer davalının idaresindeki iken davacının aracına çarptığını, olay nedeniyle davacının kemik kırıklarıyla yaralandığını, iyileşmesinin aylarca sürdüğünü, olay nedeni ile acı ve üzüntü duyduğunu belirterek 35.000 TL manevi tazminatın olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini talep etmiştir.
Davalı ....... vekil, talep olunan manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu, davacı tarafın olaydaki kusur oranının ve maluliyet oranının tespiti gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı ..., olayda davacının kusuru bulunduğunu, talep olunan manevi tazminat miktarının fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kısmen kabulü ile 10.000,00 TL"nin olay tarihi olan 20.08.2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı .....vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, özellikle, manevi tazminatın takdirinde B.K.’nun 47. maddesindeki özel haller dikkate alınarak hak ve nesafet kuralları çerçevesinde hüküm kurulmuş olmasına göre, davalı şirket vekili ve davalı ..."in yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA 20.4.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.