
Esas No: 2013/4314
Karar No: 2014/311
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2013/4314 Esas 2014/311 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine, ... Beldesi 1450 parsel sayılı 1372,41 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tapuda davalı adına kayıtlı olduğunu, 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması sonucu 557,54 m2’lik kısmının Hazine adına orman sınırları dışına çıkartılıp işlemin kesinleştiğini belirterek davalı adına olan tapu kaydının iptali ile Hazine adına tescili istemiyle dava açmıştır.
Mahkemece, 6292 sayılı Kanunun yürürlüğe girmesi nedeniyle davanın konusu kalmadığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde kalıp nitelik kaybı nedeniyle Hazine adına orman rejimi dışına çıkartılan taşınmazın tapu kaydının iptali ve tescil istemine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde 1942 yılında 3116 sayılı Kanun gereğince orman kadastrosu yapılmıştır. 1980 yılında 1744 sayılı Kanun ile değişik 2.madde uygulaması yapılmıştır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye göre, tapulu 2/B alanlarına ilişkin olarak 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde; "tapu ve kadastro veya imar mevzuatına göre ilgilileri adına oluşturulan ve tapuda halen kişiler adına kayıtlı olan taşınmazlardan Hazine adına orman sınırı dışına çıkarıldığı gerekçesiyle tapu kütüklerine 2/A veya 2/B belirtmesi bulunan veya konulan taşınmazların tapu kayıtları bedel alınmaksızın geçerli kabul edilir ve tapu kütüklerindeki 2/A veya 2/B belirtmeleri terkin edilerek tescilleri aynen devam eder, aynı gerekçeyle bu nitelikteki taşınmazlar hakkında dava açılmaz, açılan davalardan vazgeçilir, açılan davalar sonucunda tapularının iptaliyle Hazine adına tesciline karar verilen, kesinleşen ve tapuda henüz infaz edilmeyen taşınmazlar hakkında da aynı şekilde işlem yapılır. Ancak, bu kararlardan infaz edilerek tapuda Hazine adına tescil edilen taşınmazlar ise, ilgilileri tarafından bu Kanunun yürürlüğe girdiği tarihten itibaren iki yıl içinde idareye başvurulması hâlinde, bedelsiz olarak önceki kayıt maliklerine veya kanunî mirasçılarına iade edilir." hükümlerinin yer aldığı; somut olayda, Hazine tapuda gerçek kişi adına kayıtlı olan taşınmazın 2/B madde kapsamında kalması nedeniyle tapu kaydının iptalini istediğine göre 6292 sayılı Kanunun 7/1-a maddesinin uygulanacağı ve buna göre; Hazinenin açılan davadan vazgeçmiş sayılacağının kanunun âmir hükmü gereği olduğu, buradaki vazgeçmenin, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 307. maddesi ve devamında düzenlenen teknik anlamda bir "davadan feragat" olmayıp, kanundan kaynaklanan ve davalının rıza ve muvafakatının da aranmadığı, kendine özgü (davanın geri alınması niteliğinde) bir
-2-
vazgeçme olduğu, bu nedenle mahkemece, davacının davadan vazgeçmiş sayılmasına karar verilmesi gerekirken dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş olması doğru değil ise de, bu yanılgının giderilmesi hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. Bu sebeple, hükmün birinci bendinde yazılı "dava hakkında bir karar verilmesine yer olmadığına" ibaresinin hükümden çıkarılarak; yerine "Hazinenin 6292 sayılı Kanun gereğince davadan vazgeçmiş sayılmasına" cümlesi yazılmak suretiyle düzeltilmesine ve hükmün 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla H.U.M.K.’nun 438/7. maddesine göre düzeltilmiş bu haliyle ONANMASINA 13.01.2014 günü oy birliği ile karar verildi.