1. Ceza Dairesi 2017/2477 E. , 2019/2010 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme, bina içinde muhafaza altına alınmış olan eşya hakkında hırsızlık
HÜKÜM : 1- TCK"nin 82/1-a-b, 53/1,a,b,c,d,e, 53/2, 63. maddeleri gereğince müebbet hapis cezası.
2- TCK"nin 142/2-h, 143/1, 168/1, 53/1,a,b,c,d,e, 53/2, 63/1. maddeleri gereğince 2 yıl 6 ay hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Hırsızlık suçunun bina dahilinden ve maktulün ölümünden yararlanarak işlendiğini anlaşılması karşısında, TCK’nin 142/2-a-h maddelerindeki farklı ağırlatıcı nedenlerin birlikte bulunduğu gözetilerek hükmedilen cezanın tayininde alt sınırdan uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’in maktul ...’e yönelik öldürme eylemi ile nitelikli hırsızlık suçunun sübutları kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde hırsızlık suçunun niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma ve düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin eksik incelemeye, cezai ehliyete, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
A- Sanık ... hakkında maktul ...’e yönelik nitelikli hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde,
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 E-2015/85 K sayılı Kararı ile TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama ve hüküm fıkrasında TCK 62. maddesinde belirtilen takdiri indirimin uygulanmasına yer olmadığına karar verilirken madde numarasının gösterilmemesi Kanuna aykırı ise de; bu hususlar yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, CMUK"un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının mahsus bölümünde yer alan TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün, "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek TCK"nin 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde ve yine mahsus bölümde yer alan “sanığın dosyaya yansıyan olumsuz kişiliği, suçun işlenişi, niteliği, vehameti göz önüne alınarak sanık hakkında takdiri indirim nedeninin uygulanmasına yer olmadığına" kısmının “sanığın dosyaya yansıyan olumsuz kişiliği, suçun işlenişi, niteliği, vehameti göz önüne alınarak sanık hakkında 5237 sayılı Yasanın 62/1. maddesi uyarınca takdiri indirim nedeninin uygulanmasına yer olmadığına" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
B- Sanık ... hakkında maktul ..."e yönelik nitelikli kasten öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde,
- Tasarlama halinin kabulü için öldürme kararının önceden alınması, eylemden vazgeçmeye yeterli makul bir süre geçmesine rağmen eylem kararlılığından dönülmemesi ve belli bir hazırlıkla öldürme fiilinin gerçekleştirilmesinin gerektiği, sanığın öldürme kararını ne zaman aldığı kesin olarak saptanamadığından ve otopside belirtilen yaraları meydana getirmesinin, canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme amacını güttüğünü tek başına ortaya koyamayacağı gibi, bu amaçla hareket ettiğine yönelik dosyada kesin kanıt bulunmadığından, yargılamaya konu somut olayda temel cezanın 5237 sayılı TCK’nin 81. maddesi ile belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde 82/1-a-b bendi gereğince cezalandırılması,
- Hüküm fıkrasında, TCK"nin 62. maddesinde belirtilen takdiri indirimin uygulanmasına yer olmadığına karar verilirken madde numarası gösterilmemesi,
- 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 Esas ve 2015/85 sayılı Kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin nazara alınması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, hükmolunan cezaların miktarı ve temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçen süre göz önüne alınarak sanık müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE, 02/04/2019 gününde oy birliği ile karar verildi.
02/04/2019 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı ..."in huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık ... müdafii Avukat..."nun yokluğunda 04/04/2019 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı.