13. Hukuk Dairesi 2012/9424 E. , 2013/5726 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı avukatınca duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili avukat ... ile davalı vekili avukat ..."nun gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanılmış ve hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra karar için başka güne bırakılmıştı. Bu kez temyiz dilekçesinin süresinde olduğu saptanarak dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
KARAR
Davacı, Emniyet Genel Müdürlüğünün ihtiyacı olan balistik koruyucu yelek ve balistik koruyucu plaka alımı ihalesi sonucu davalı taraf ile 15.1.2010 tarihinde sözleşme imzaladıklarını, sözleşme gereğince edimlerini yerine getirdiklerini, daha sonra davalının %20 artırım yaparak yeniden malzeme istediğini, bu malzemeler için teslim tarihi olarak 26.11.2010 tarihini kabul ettiklerini, malzemeleri 31.12.2010 tarihinde teslim ederek 21.3.2011 tarihli 685.492TL bedelli fatura kestiklerini, gecikme cezası hesaplandığında 607.860, 52TL ödeme yapılması gerekirken 247.976, 92TL yatırıldığını, ödenmeyen 359.883, 60TL’nin tahsili için davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürerek, davalının icra takibine vaki itirazının iptali ile icra inkar tazminatına hükmedilmesini istemiştir.
Davalı, yapılan kesintinin sözleşmeye uygun olduğunu savunarak davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, alınan bilirkişi raporu doğrultusunda yapılan kesintinin sözleşme şartlarına uygun olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin
takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Taraflar arasında Emniyet Genel Müdürlüğünün ihtiyacı olan balistik koruyucu yelek ve balistik koruyucu plaka alımı ihalesi sonucu 15.1.2010 tarihinde sözleşme imzalandığı, davacının sözleşme gereğince edimlerini yerine getirdikten sonra davalının %20 artırım yaparak yeniden malzeme istediği, bu malzemeler için teslim tarihi olarak 26.11.2010 tarihinin kararlaştırıldığı, davacının bu malzemeleri 31.12.2010 tarihinde teslim ettiği, davalının geç teslim nedeniyle sözleşmenin 34.2. maddesi gereğince artırılan miktar dahil sözleşme bedeli üzerinden davacıya ceza kestiği dosya kapsamından anlaşılmakta olup bu hususlar taraflar arasında çekişmesizdir.Uyuşmazlık, geç teslim nedeniyle uygulanan cezanın sözleşme bedeli üzerinden mi yoksa geç teslim edilen malzeme bedeli üzerinden mi uygulanacağı noktasındadır.Taraflar arasındaki sözleşmenin 34.2.maddesinde “Yüklenicinin, sözleşmeye uygun olarak malı süresinde teslim etmemesi halinde, gecikilen her takvim günü için sözleşme bedelinin %03(bindeüç) oranında gecikme cezası uygulanır.” hükmü düzenlenmiştir. Maddede geçen “sözleşme bedeli” ifadesini, süresinde teslimi yapılan malzeme bedellerini de kapsayacak şekilde sözleşmenin tüm miktarı olarak değil, sadece sözleşmeye aykırı şekilde “teslimi geç yapılan malzemeye isabet eden bedel” olarak kabul etmek gerekir.Öyle olunca mahkemece, geç teslim edilen malzeme bedeli belirlenip bu miktar üzerinden sözleşme uyarınca gecikme cezası tespit edilerek oluşacak sonuca uygun bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın tümden reddine karar verilmiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ:Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının ikinci bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle kararın davacı yararına BOZULMASINA, 990,00 TL duruşma avukatlık parasının davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, peşin alınan 21.15 TL. temyiz harcının istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/1 maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 7.3.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.