17. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/13381 Karar No: 2016/4949 Karar Tarihi: 19.04.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2014/13381 Esas 2016/4949 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2014/13381 E. , 2016/4949 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :......Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tasarrufun iptali davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı .... vekili, davalı borçlu ...... aleyhine 6183 sayılı Yasa uyarınca, icra takibi yaptıklarını, borçlunun hakkındaki takibi sonuçsuz bırakmak için dava konusu taşınmazdaki hissesini diğer davalı ..."a devrettiğinden bu devre ilişkin tasarrufun iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... vekili, müvekkilinin dava konusu taşınmazda hissedar olduğunu ve hisse miktarını artırmak için iyiniyetle satın aldığını, haksız açılan davanın reddini savunmuştur. Davalı ... vekili, mal kaçırmanın söz konusu olmadığını müvekkilinin başka taşınmazları da olduğundan davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere göre borçlunun borcun doğmundan sonra dava konusu taşınmazdaki hissesini fahiş fiyat farkı ile devrettiği, davalı ..."un aynı taşınmazda hissedar olması nedeni ile borçlunun mali durumu hakkında bilgi sahibi olduğunun bahisle davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar vekilleri tarafından temyiz edilmiştir. Dava, alacaklının 6183 sayılı yasanın 24 ve devamı maddelerine dayalı olarak açtığı tasarrufun iptali istemine ilişkindir. 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillere hükmün dayandığı gerektirici sebeplere ve mahkeme kabulünün aksini bedel farkı olmamakla birlikte, davalı üçüncü kişinin borçlunun mali durumunu bilebilecek şahıslardan olmasına göre davalıların aşağıda yazılı bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde 16/06/2009 tarihinde ve 5904 sayılı Kanun’un 35. maddesi ile yapılan değişiklik sonucu hazırlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinde 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun uygulanmasından doğan her türlü davalar için avukatlık ücreti tutarının maktu olarak belirlenmesi gerekirken nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi de isabetsizdir. Öte yandan tasarrufun iptali davalarında dava değeri takip konusu alacak ile tasarrufa konu şeyin değerinden hangisi az ise o bedel oluşturmakta olup yargılama giderleri bu değer esas alınmalıdır. Somut olayda dava konusu taşınmazın hisse değeri 5.721,42 TL olarak alacak miktarından daha düşük olduğundan su değeri esas alınarak harç miktarı belirlenmesi gerekirken hatalı olarak fazla harca hükmedilmesi de usul ve yasaya aykırı olmuştur. Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirir nitelikte görülmediğinden, 6100 Sayılı HMK"nin geçiçi 3/2 maddesi delaletiyle 1086 sayılı HUMK"nin 438/7 maddesi uyarınca hükmün düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalılar vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hüküm fıkrasının 2. bendindeki "1.401,04 TL"" ibaresinin çıkartılarak yerine "390,80 TL" ibaresinin yazılmasına avukatlık ücretine ilişkin 4.bentteki "2.418,00 TL" ibaresinin silinerek yerine "1.320,00TL" ibaresinin yazılmasına hükmün bu şekli ile DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 19/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.