Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/40
Karar No: 2015/2995

Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/40 Esas 2015/2995 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Yargıtay 19. Ceza Dairesi, sanığın Elektronik Haberleşme Kanunu'na muhalefet etme suçundan 1.000 lira para cezası ile cezalandırılması hakkındaki İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesi kararının kanun yararına bozulması talebini reddetti. Mahkemenin kararının neden kanun yararına bozulamayacağı, sanığın eyleminin söz konusu suç kapsamında değerlendirilebileceği vurgulandı. Elektronik Haberleşme Kanunu'nun 56/4, 63/10 ve Türk Ceza Kanunu'nun 52/2. maddeleri de kararda belirtilen kanun maddeleridir.
19. Ceza Dairesi         2015/40 E.  ,  2015/2995 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : KYB - 2014/364511

    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’na muhalefet etme suçundan sanık S.. T.."ın, aynı Kanun’un 56/4, 63/10 ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 52/2. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk lirası adlî para cezası ile cezalandırılmasına dair İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesinin 08/04/2014 tarihli ve 2014/90 Esas, 2014/213 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığının 28/10/2014 gün ve 63935 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 10/11/2014 gün ve KYB. 2014-364511 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
    Anılan ihbarnamede;
    Dosya kapsamına göre, sanığın katılanın kimlik bilgilerini ne şekilde tespit ettiği mahkemece belirlenmediği gibi, işyerinin saha görevlileri tarafından katılanın kimlik bilgileri kullanılarak düzenlenen telefon hattı sözleşmesinde, sözleşme yapma ya da imzalama yetkisi bulunmayan sanığın sözleşmeyi düzenlememesi ve anılan sözleşmenin kontrolü sırasında sahte olup olmadığının gerçek imza ile karşılaştırılarak tespitinin mümkün olmaması karşısında 5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu"na muhalefet suçunun unsurlarını oluşmadığı gözetilmeden atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
    5809 sayılı Elektronik Haberleşme Kanunu’nun 56. maddesine 06/02/2014 tarih ve 6518 sayılı Kanunun 104. maddesi ile eklenen 4. fırkada “Kişinin bilgisi ve rızası dışında işletmeci veya adına iş yapan temsilcisi tarafından abonelik tesisi veya işlemi veya elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamaz ve yaptırılamaz, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlenemez, evrakta değişiklik yapılamaz ve bunlar kullanılamaz.” şeklinde yer alan düzenleme ile yeni bir suç tipi ihdas edilmiş olup, suçun oluşması için öncelikle adına işlem yapılan kişinin bilgisinin ve rızasının olmaması gerekmektedir. Suçun faili ise işletmeci veya onun adına iş yapan temsilcisidir. Bu şekilde fail tarafından abonelik tesisi veya işlemi ile elektronik kimlik bilgisini haiz cihazların kayıt işlemi yapılamayacak ve yaptırılamayacak, bu amaçla gerçeğe aykırı evrak düzenlemeyecek, düzenlenen evrakta değişiklik yapılamayacak ve bu şekilde düzenlenmiş veya değiştirilmiş evrak kullanılamayacaktır. Burada fail yönünden seçimlik eylemler söz konusudur. Failin maddede belirtilen eylemlerden birini gerçekleştirmesi halinde diğer unsurların da varlığı koşuluyla anılan suç oluşacaktır. Bu açıklamalar ışığında; gerçeğe aykırı olarak düzenlendiğini bildiği evrakı aktivasyon işleminde bizzat kullanan kişinin eyleminin de atılı suç kapsamında değerlendirilebileceği gözetilerek yapılan incelemede;
    Olağanüstü kanun yolu olan ve öğretide “olağanüstü temyiz” olarak adlandırılan kanun yararına bozmanın amacı hakim veya mahkeme tarafından verilen ve istinaf veya temyiz incelemesinden geçmeksizin kesinleşen kararların Yargıtay’ca incelenmesini, buna bağlı olarak da kanunların uygulanmasında ülke sathında birliğe ulaşmak, hakim veya mahkemelerce verilen cezaya ilişkin karar veya hükümlerdeki hukuka aykırılıkları toplum ve birey açısından hukuk yararına gidermektir.
    Olağanüstü bir kanun yolu olan kanun yararına bozma müessesesinin konusunu oluşturabilecek kanuna aykırılık halleri, olağan kanun yolu olan temyiz nedenlerine göre dar ve kısıtlı tutulduğunda kesin hükmün otoritesi korunmuş olur.
    26.10.1932 gün ve 29/12 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve bu karar esas alınmak suretiyle verilen Yargıtay Ceza Genel Kurulu ve Özel Dairelerin süreklilik arz eden kararlarında belirtildiği üzere, kabul edip etmemenin hakim veya mahkemenin takdirine bağlı olduğu istekler hakkında verilen kararlar ile kanıtların değerlendirilmesine ilişkin kararlar kanun yararına bozma konusu olamaz.
    Kanun yararına bozma istemine konu İzmir 7. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen kararda, sanığın üzerine atılı suçun unsurları yönünden delillerin tartışılıp değerlendirildiği cihetle, mahkemece delil takdiri yapılarak karar verilmesi nedeniyle kanun yararına bozma yoluna gidilemeyeceğinden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma isteminin REDDİNE, 18/06/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi