Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/3953 Esas 2020/5125 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/3953
Karar No: 2020/5125
Karar Tarihi: 10.06.2020

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/3953 Esas 2020/5125 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, muhafaza görevini kötüye kullanmaktan mahkum edilmiştir. Dosya incelendiğinde, sanığa 31.10.2011 tarihinde dijital fotokopi makinesi ile bilgisayarın haczedilerek teslim edildiği ve satış günü için davetiyenin tebliğ edilmesine rağmen, sanığın malları satış için hazır etmediği ortaya çıkmıştır. Ancak, muhafaza görevinin sona erdiği ve haczin düştüğü nedeniyle sanığın suçun yasal unsurlarının oluşmadığı düşünülmeden, mahkumiyet kararı verilmiştir. Hüküm fıkrasında yapılan hatalar için ise TCK'nun 52/4 maddesi gereğince ihtarat yapılması ve adli para cezalarının yerine getirilmemesi durumunda infaz aşamasında resen uygulama yapılabilmesi hatırlatılmıştır. Bu nedenle, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- Türk Ceza Kanunu (TCK) 289/1
- TCK 52/4
- 5275 sayılı Kanunun 106/3
- 6545 sayılı Kanun
17. Ceza Dairesi         2020/3953 E.  ,  2020/5125 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel mahkemece sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvuruların süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; 31.10.2011 tarihinde dijital fotokopi makinesi ile bilgisayarın haczedilerek sanığa yediemin olarak teslim edildiği, Sarıkaya İcra Müdürlüğü tarafından hacze konu malların satış günü hazır edilmesi için sanığa 10.02.2011 tarihinde meşruhatlı davetiye tebliğ edilmesine rağmen sanığın hacze konu malı 31.10.2012 ve 05.11.2012 tarihli satış günlerinde satış yerinde hazır etmediği iddiası ile kamu davası açılmış ise de; sanığın mahcuz malları satış mahalline götürme yükümlülüğünün bulunmaması, yine 05.11.2012 tarihinde satışın düşürülmesine karar verildiği ve bu tarihten sonra yeni haciz yapılmaması nedeniyle haczin düştüğü ve muhafaza görevinin sona erdiği, buna göre yüklenen suçun yasal unsurlarının oluşmadığı düşünülmeden, sanığın beraati yerine TCK"nun 289/1 son cümlesi uyarınca mahkumiyetine karar verilmesi,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    2-Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3 maddesi uyarınca infaz aşamasında resen uygulama yapılabileceği nazara alındığında hüküm fıkrasında TCK"nun 52/4 maddesi gereğince ihtarat yapılması,
    3-Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde, hapis cezası yanında hükmolunan adli para cezasının asgari hadden uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle sanık hakkında fazla ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ... (...) ve o yer Cumhuriyet Savcısı’nın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 10/06/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.