Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Kambiyo senetleri ile ilgili hak sahipliğini isbat külfeti hakkındaki T.T.K.’nun 598 ve 702.maddelerinde “... senedi elinde bulunduranın kendi hakki müteselsil ve birbirine bağlı cirolardan anlaşıldığı taktirde selahiyetli hamil sayılacağı ...” öngörülmüştür. Anılan maddeler tedavülü sona ermiş senetler hakkında uygulanmaz. Tedavülden sonraki ciroların alacağın temliki hükümlerini doğuracağı aynı yasanın 602 ve 705.maddelerinde ayrıca düzenlenmiştir. Tedavül sona erip ibraz edilen ve muhtelif cirolar görmüş senetlerde cirantalar atlanmak suretiyle müracaat borçlularına başvurularak senet bedelinin tahsili ile ona iadesi mümkündür. Bu halde, senet üzerinde ayrıca yeniden geriye dönüş ciro imzasının bulunması gerekmez. Ciro silsilesi içerisinde imzası olan ve senet elinde bulunan yetkili hamil olduğundan takip hakkı mevcuttur. Ancak, vadesi veya ibraz günü henüz gelmemiş başka deyişle ciro olanağı olan senetlerde cirantalar atlanmış ise bu taktirde bu kişi yetkili hamil sayılamaz. Bu hususta bankaya yazı yazılarak sonuca gidilemez.
Açıklanan durum karşısında 20.12.2008 keşide tarihli çek yasal süresinde ibraz edildiğine ve takip alacaklısı R. E.yetkili hamil olduğuna göre anılan çek hakkında mahkemece, yargılama yapar şekilde  bankaya yazı yazılarak  alacaklının yetkili hamil olup olmadığı sorulmak sureti ile sonuca gidilmesi doğru değildir.Bu durumda mahkemece alacaklının yetkili hamil  olduğunun kabulü ile sair itirazlarının incelenmesi ve oluşacak sonuca göre bir karar vermek gerekirken yazılı şekilde takibin iptaline karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.   
SONUÇ :Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 06/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.