11. Ceza Dairesi 2019/475 E. , 2020/3154 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Sahte fatura kullanma
HÜKÜM : Düşme, Mahkumiyet
1- Mahkemenin 03.09.2018 tarihli, 2018/354 Esas, 2018/543 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen düşme hükmüne yönelik katılan vekilinin temyiz talebinin incelenmesi:
Sanık hakkında Manavgat Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 05.11.2009 tarihli, 2009/4212 esas sayılı iddianamesi ile 2004 ve 2005 takvim yıllarında sahte fatura kullanma suçları ile defter ve belgeleri gizleme suçundan kamu davası açıldığı, Mahkemenin 22.07.2010 tarihli, 2009/875 Esas, 2010/597 Karar sayılı ilamı ile sanığın, atılı suçlar yönünden beraatine karar verildiği, söz konusu kararın katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 19. Ceza Dairesinin 14.10.2016 tarihli, 2015/2799 Esas, 2015/5602 Karar sayılı kararı ile 2004 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen beraat hükmünün zamanaşımı nedeniyle düşmesine, 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma ve defter ve belgeleri gizleme suçlarından verilen beraat hükümlerinin ise bozulmasına karar verildiği, Mahkemenin 09.01.2018 tarihli, 2015/819 Esas, 2018/10 Karar sayılı ilamı ile bozma ilamına uyulmasına karar verilerek, 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden sanığın mahkumiyetine, defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen hükmün ise açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, sanığın mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebi nedeniyle dosyanın Yargıtaya gönderildiği, defter ve belgeleri gizleme suçundan verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına karşı katılan vekili tarafından itiraz yoluna başvurulması üzerine Manavgat 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 2018/430 Değişik İş sayılı kararı ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının kaldırılmasına karar verildiği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.07.2018 tarihli, 11-2018/56480 sayılı yazısı ile defter ve belgelerin gizlenmesi suçu yönünden bir karar verilmesi için dosyanın mahalline iade edildiği, Mahkemenin 03.09.2018 tarihli, 2018/354 Esas, 2018/543 Karar sayılı ilamı ile defter ve belgeleri gizleme suçu yönünden hüküm kurması gerekirken, 09.01.2018 tarihli, 2015/819 Esas, 2018/10 Karar sayılı ilam ile sanığın mahkumiyetine karar verilen, 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçu yönünden zamanaşımı nedeniyle düşme kararı verdiği anlaşılmakla yapılan incelemede;
Mahkemenin, temyize konu, 03.09.2018 tarihli, 2018/354 Esas, 2018/543 Karar sayılı ilamı ile 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen düşme kararının, “yok hükmünde” olduğu ve temyizen incelenecek bir hüküm bulunmadığı dikkate alınarak, dosyanın, sanık hakkında defter ve belgeleri gizleme suçundan hüküm kurulması için mahalline İADESİNE,
2- Mahkemenin 09.01.2018 tarihli, 2015/819 Esas, 2018/10 Karar sayılı ilamı ile sanık hakkında 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz talebinin incelenmesi:
7035 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 291. maddesinin 1. fıkrasının Bölge Adliye Mahkemelerinden verilen kararlara ilişkin temyiz süresini düzenlediği, daha önce Yargıtay incelemesinden geçen dosyalara ilişkin temyiz süresinin CMUK"nin 310. maddesine göre 1 hafta olduğu, ancak verilen hükümde temyiz süresi 15 gün olarak gösterilmek suretiyle yanıltıldığı anlaşıldığından, sanığın 19.01.2018 tarihli temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
Sanığa yüklenen 2005 takvim yılında sahte fatura kullanma suçunun cezasının türü ve üst sınırı itibarıyla 5237 sayılı TCK"nin 66/1-e ve 67/4 maddelerinde öngörülen dava zamanaşımının, suç tarihinden temyiz inceleme tarihine kadar gerçekleştiği anlaşılmış, sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün, 5320 Sayılı Kanun’un 8/1 maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 Sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun’un 322. maddesinde öngörülen yetkiye dayanılarak karar verilmesi mümkün olduğundan, sanık hakkında açılan kamu davasının, gerçekleşen zaman aşımı nedeniyle 5271 sayılı CMK"nin 223/8 maddesi uyarınca DÜŞMESİNE,
16.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.