17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3049 Karar No: 2016/4829 Karar Tarihi: 14.4.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3049 Esas 2016/4829 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/3049 E. , 2016/4829 K. "İçtihat Metni"
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Davacı vekili, müvekkiline ait otomobilin davalı ... tarafından kasko sigorta poliçesinin düzenlendiğini, sigortalı dönem içinde 30/07/2011 tarihinde otomobilin dava dışı şahıs Fatih Kalaycı" nın sevk ve idaresinde iken tek taraflı kaza yaptığını, kazanın kasko rizikosu kapsamında olduğu halde davalının sigorta tazminatını ödemediğini, müvekkilinin Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/97 D.İş sayılı dosyası üzerinden delil tespiti yaptırdığını belirterek 21.235,00 TL hasar bedelinin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. Davalı vekili, Kasko genel şartlarının C.5 maddesinin "Sözleşme süresi içinde menfaat sahibinin değişmesi halinde sigorta sözleşmesi kendiliğinden feshedilmiş olur." hükmünü amir olduğunu, davacının bu kurala aykırı olarak sigortalı otomobilini sürücü ...."ya haricen devrettiğini, kazadan sonra davacının adı geçen sürücüye ....Noterliğinin 15/08/2011 tarihli vekaletnamesini vererek sürücüye otomobili satış yetkisi verdiğini ve nihayet davadan sonra 05/06/2012 tarihinde davacının otomobili dava dışı ... isimli ...."da yaşayan birine noter yoluyla satıp devrettiğini, müvekkiline hasar ihbarının kazadan 26 gün sonra yapıldığını, sözleşmenin feshedilmiş olması nedeniyle müvekkilinin bir sorumluluğunun olmadığını ve ayrıca sigorta genel şartları gereği sigortalı olan davacının 5 iş günü içinde hasarı bildirmesi gerekirken 26 gün sonra müvekkiline hasar ihbarında bulunması ve ihbar üzerine ekspertizin yaptığı araştırma sonucunda davaya konu edilen davanın dava dilekçesinde belirtildiği şekilde ve zamanda meydana gelmediğinin ve kazanın trafik kazası tespit tutanağının düzenlendiği tarihten bir gün önce gece meydana geldiğini, hasarlı otomobilin tüm parçaları toplanarak kaza yerinden çekilerek ertesi gün olay mahalline getirilerek polise tutanak tanzim ettirildiğini, kazanın iddia edildiği şekilde meydana gelmediğini, bu şekilde kazanın meydana gelmesinin mümkün olmadığını böylelikle davacının rizikonun gerçekleşmesi halinde yerine getireceği yükümlülüklere aykırı davrandığını, tespit dosyasındaki bilirkişi raporunu kabul etmediklerini ve talebin fahiş olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, meydana gelen kazanın ve hasarın sigorta koruması altında olduğuna ilişkin ispat yükünün davacıda olduğu, davacının dava konusu kazanın 30/07/2011 günü saat 13:10 sularında olduğunu ve sigorta şirketinin sorumlu olduğunu ispat edecek hiç bir delil sunmadığı kaldı ki davacının dava konusu rizikonun meydana geldiği tarihten önce otomobili haricen ...."ya devrettiğinden taraflar arasındaki sigorta poliçesi ile ilgili sözleşmenin kaza tarihinde feshedilmiş olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından verilmiştir. Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA 14.4.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.