Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/1259 Esas 2017/14091 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/1259
Karar No: 2017/14091
Karar Tarihi: 08.06.2017

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2017/1259 Esas 2017/14091 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık kendisini polis ve savcı olarak tanıtarak iki şikayetçiye kredi kartlarının kopyalandığını ve terör örgütlerinin kullanacağını söyleyerek hesap numarasına para yatırmalarını istemiştir. Sanığın bu eylemi dolandırıcılık suçu kapsamında değerlendirilerek mahkumiyeti kararlaştırılmıştır. Ancak, nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına dair delillerin takdirinin üst dereceli mahkemeye ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği vurgulanmış ve yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmasının yasaya aykırı olduğu belirtilmiştir. Kararda TCK'nın 157/1, 168/2, 52/2, 53 ve 157/1, 35/2, 168/2, 62 maddelerine atıfta bulunulmuştur. TCK'nın 158/1-L maddesi nitelikli dolandırıcılık suçunu düzenlemektedir.

15. Ceza Dairesi 2017/1259 E. , 2017/14091 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK"nın 157/1,168/2, 52/2, 53 ve 157/1, 35/2, 168/2, 62 maddeleri gereğince mahkûmiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Sanığın kendisini başkomiser ve Adıyaman Başsavcısı olarak tanıtarak her iki şikayetçiye karşı kredi kartlarının kopyalanıp sözlerle terör örgütleri tarafından kullanıldığı şeklindeki aldatıcı sözlerle verdiği hesap numarasına para yatırılmasını istediğinin kabul edildiği eylemin 5237 sayılı TCK"nın 158/1-L maddesinde öngörülen nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delillerin takdirinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın saklı tutulmasına, 08/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.