22. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/19182 Karar No: 2016/19239 Karar Tarihi: 27.06.2016
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/19182 Esas 2016/19239 Karar Sayılı İlamı
22. Hukuk Dairesi 2016/19182 E. , 2016/19239 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, davanın reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
1-Dosyadaki yazılara, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda karar verilmiş olmasına göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 331/2 maddesinde; ""Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi hâlinde, yargılama giderlerine o mahkeme hükmeder. Görevsizlik, yetkisizlik veya gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkeme dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkûm eder." biçiminde düzenleme yapılmıştır. Yukarıdaki kanuni düzenleme 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununda düzenlenmiş olup hiç kuşkusuz adli yargı yerinde görülecek davalarda ve adli mahkemeler arasındaki görevsizlik kararlarında uygulanmalıdır. Açıklanan maddede "davaya bir başka mahkemede devam edilmesi" hali düzenlenmiştir. Oysa yargı yolu bakımından görevsizlik kararlarında, davaya başka bir mahkemede devam edilmesi söz konusu olmayıp, kendine has usul kuralları bulunan farklı yargı yerinde yeniden açılan bir dava söz konusudur ve bu dava adli yargı yerindeki davanın devamı niteliğinde değildir. Bu nedenle davacı davasını, yürürlükte bulunan kanuni düzenlemelere göre görevsiz yargı yerinde açmış ise "yargı yolu bakımından görevsizliğe" dair verilecek kararla birlikte; harç, masraf ve vekalet ücreti yönünden hüküm kurulması gerekir. Dosya içeriğine göre, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yargı yolu caiz olmadığından davanın usulden reddine karar verilmesinden sonra davalı vekili lehine vekalet ücreti taktir edilmemesi ve yargılama giderlerinin hüküm altına alınmamış olması hatalıdır. Ne varki bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıda belirtilen şekilde düzeltilerek onanması uygun bulunmuştur. SONUÇ :1-Temyize konu olan kararın ikinci bendinin hüküm fıkrasından çıkartılmasına, yerine; "Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 1.800,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" Üçüncü bent olarak; "Peşin alınan harcın mahsubu ile davalı ... harçtan muaf olduğundan başka harç alınmasına yer olmadığına" Dördüncü bent olarak; "Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin üzerinde bırakılmasına" Beşinci bent olarak; "Davalı tarafından yapılan 20,00 TL posta gideri ve 10,00 TL tebligat gideri olmak üzere 30,00 TL"nin davacıdan alınarak davalıya verilmesine" cümlelerinin eklenmesine, hükmün bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.