17. Hukuk Dairesi 2018/3182 E. , 2020/5345 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacı vekili, meydana gelen kazada ağır yaralandığını, daha önce yolcu olarak bulunduğu otobüsün maliki ve işleteni otobüs firması aleyhine dava açtığını, o davda alınan rapora göre %59 malül kaldığının belirlendiğini, karşı araç sürücünün tam kusurlu olduğunu, davalı ... şirketinin karşı aracın zmms sigorta şirketi olup zarardan sorumlu olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 7.000,00 TL maluliyet 3tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı vekili maddi tazminat talebi 12.12.2012 tarihli ıslah dilekçesi ile 60.000,00 TL olarak ıslah etmiştir.
Davalı ... vekili; poliçe limiti ve sigortalının kusuru ile sınırlı olarak sorumlulukları bulunduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, Dairemizin ilgili bozma ilamına uyulmasına karar verilerek; davanın kısmen kabul ve kısmen reddi ile,davacı tarafın talep etmiş olduğu, 32.867,50 TL miktarın, dava tarihi olan 16.11.2011 tarihinden itibaren 3095 sayılı kanunun 1. maddesi gereğince işletilecek yasal faizi ile birlikte davalı taraftan alınarak, (davalı tarafın sigorta poliçesi limitiyle sorumlu olduğu gözönünde tutularak) davacı tarafa verilmesine, karar verilmiş; hüküm, taraf vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş ve bu kararın temyiz edilmesi üzerine, Daire"ce “... Dosya kapsamına göre aynı trafik kazası ile ilgili olarak, Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinde 02.12.2008 tarihinde davacı tarafından, kendisinin içinde yolcu olarak bulunduğu otobüsün maliki ... ve işleteni ... Turizm Tic. Ltd Şti"ye karşı maluliyet tazminatı ve manevi tazminat davası açıldığı, Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.10.2011 tarih, 2008/381 Esas, 2011/ 418 sayılı kararı ile davacı ... için 193.000,00 TL maluliyet tazminatı ve 6.000,00 TL manevi tazminata hükmedildiği ve kararın Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 11.09.2012 tarihli ilamı ile temyiz istemi süresinde olmadığından temyiz isteminin süreden reddine karar verildiği anılan davada verilen hüküm, iş bu eldeki dava yönünden kesin hüküm oluşturmaz ise de güçlü delil teşkil ettiği mahkemece, iş bu davada, davacının yolcu olarak bulunduğu otobüsün zmms"si olan davalı ... aleyhine sigorta limiti dahilinde 60.000,00 TL maluliyet tazminatına hükmedilmiş ise de, iş bu dava yönünden güçlü delil teşkil eden Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.10.2011 tarih, 2008/381 Esas, 2011/ 418 sayılı kararı ile hüküm altına alınan 193.000,00 TL maluliyet tazminatını aşacak şekilde yazılı şekilde karar verilmesinin doğru olmadığı, mahkemece Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin ilgili kararında hükmedilen 193.000,00 TL maluliyet tazminatının gözönüne alınarak bu zarar miktarı ile bağlı olunduğunun ve eldeki davada gelişen durum olmadıkça yeniden rapor alınarak zarar hesabı yapılamayacağı hususları birlikte göz önüne alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, önceki dava gözetilmeden verilen karar hatalı bulunulduğu...” gerektiği gerekçesi ile yerel mahkeme kararı bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak, davacının bilirkişi raporu ile belirlenen 225.867.50 TL maluliyet zararından, Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.10.2011 tarih,
2008/381 Esas, 2011/ 418 sayılı kararı ile davacı ... Zengin için 193.000,00 TL maluliyet tazminatı arasındaki çıkan farka göre karar verilmiştir.
Her ne kadar bozma ilamımıza uyulmuşsa da bozmanın gerekleri yerine getirilmemiştir.
O halde Daire bozma ilamında açıklandığı gibi dosya kapsamından davacının gelişen durumunun olmadığı anlaşılmaktadır. Kesinleşen Erzurum 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 25.10.2011 tarih, 2008/381 Esas, 2011/ 418 sayılı kararı gözönüne alındığında davacının zararının hüküm altına alındığı ve başkaca artan bir zararın sözkonusu olmadığı buna göre 193.000,00 TL üzerinden tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla sigorta limitini aşmamak üzere karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları ile davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA; aşağıda dökümü yazılı 1.728,17 TL kalan onama harcının temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 08/10/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.