Esas No: 2020/26338
Karar No: 2022/5582
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/26338 Esas 2022/5582 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/26338 E. , 2022/5582 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
I)Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya kapsamında yer alan polislerce düzenlenmiş CD tutanağı, tek bilirkişice hazırlanan bilirkişi raporu ve Kriminal Polis Laboratuarınca hazırlanan rapor ve fotoğrafların incelenmesinde eylemi sanığın gerçekleştirdiğine kanaat getirildiğinden tebliğnamedeki bozma isteyen görüşe iştirak edilmemiştir.
Diğer şahsa ulaşılamasa bile eylemi gerçekleştiren şahısların iki kişi olduğunun belirtilmiş olması karşısında sanık hakkında TCK’nın 119/1-c maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz nedenleri yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,
II)Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesi'nin 24/11/2015 tarihinde yürürlüğe giren 08/10/2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kararı da nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15/04/2020 gün ve 31100 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun'un 10.maddesi ile TCK'nın 53.maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
5237 sayılı TCK'nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile yapılan ve 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK'nın 142/2-d, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14/10/2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. Sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun'un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle değişik gerekçeyle isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24/03/2022 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.