Esas No: 2021/13776
Karar No: 2022/5555
Karar Tarihi: 24.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2021/13776 Esas 2022/5555 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi, suça sürüklenen çocuk hakkında, hırsızlık suçundan mahkumiyet hükmü kurmuştur. Ancak mahkemece yapılan hükümde çelişki bulunması ve cezanın eksik tayin edilmesi sebebiyle karar temyiz edilmiştir. Yargıtay Ceza Dairesi, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin belirttiği üzere, sosyal inceleme raporu alınmadan ya da gerekçesi belirtilmeden hüküm kurulduğu için kararı bozmuştur. Bu sebeplerden dolayı hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir. Kanun maddeleri: 6136 sayılı Kanun'un 15/4, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde, 5237 sayılı TCK'nın 141/1, 35 ve 31/3, 142/2-h ve 143, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35, Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri, 1412 sayılı CMUK'un 326/son.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, 6136 sayılı kanuna aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1-Suça sürüklenen çocuk hakkında 6136 sayılı Kanun'un 15/4 maddesine aykırılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
14.04.2011 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı CMUK'un 317. maddesi gereğince isteme aykırı olarak REDDİNE,
2-Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince;
Dosya içeriğine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında 5237 sayılı TCK’nın 141/1, 35 ve 31/3. maddelerinden dava açıldığı ancak mahkemenin gerekçede yer verdiği “...suça sürüklenen çocuğa atılı suç sabit olduğundan...” şeklindeki kabulü ile hüküm kısmında “... hırsızlık suçundan eylemine uyan 5237 S. TCK'nın 142/2-h maddesi gereğince suçun işleniş biçimi, kullanılan araç, suçun işlendiği zaman ve yer, suç konusunun önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı, suça sürüklenen çocuğun kastının ağırlığı, amaç ve saiki göz önüne alınarak takdiren 3 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına...” şeklinde hüküm kurularak çelişki oluşturulması,
2) Suçun gece vakti işlenmesi nedeniyle suç tarihi itibariyle 5237 sayılı TCK'nın 143. maddesi uyarınca 1/2 oranında artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde 1/6 oranında artırım yapılarak eksik ceza tayini,
3) Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/11/2018 tarihli ve 2016/6-986 E., 2018/554 K. sayılı içtihadında belirtildiği üzere 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu'nun 35. maddesi ve Çocuk Koruma Kanunu'nun Uygulanmasına İlişkin Usul ve Esaslar Hakkındaki Yönetmeliğin 20 ve 21. maddeleri uyarınca; fiil işlendiği sırada 15-18 yaş grubu içerisinde bulunan suça sürüklenen çocuk ...’un işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama ve bu fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin olup olmadığının takdiri bakımından, mahkemece sosyal inceleme raporu alınmadan veya alınmaması durumunda gerekçesi kararda gösterilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA,bozma sonrası kurulacak hükümde ceza miktarı yönünden 1412 sayılı CMUK'un 326/son maddesinin gözetilmesine, 24.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.