
Esas No: 2018/4351
Karar No: 2019/11103
Karar Tarihi: 09.12.2019
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2018/4351 Esas 2019/11103 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Ecrimisil
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
KARAR
Davacı vekili, vekil edenine ait 2527 parsel sayılı taşınmazın yan parsel maliki tarafından moloz ve çöp dökmek suretiyle kullanıldığını belirterek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutmak suretiyle 10.000,00 TL ecrimisilin yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacı tarafça görülmekte olan dava öncesinde açılan Didim 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/443 Esas sayılı maddi tazminat davasında, dava konusu taşınmazın vekil edeni tarafından kullanılmasına muvafakat edildiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, Didim 1. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/443 Esas sayılı dosyasında davacı tarafın, molozların kaldırılmasına yönelik davalı şirketle uzlaşmış olduğu, davalı şirkete süre verdiği dolayısıyla haksız işgal bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya kapsamı ve toplanan delillerden, Didim Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2012/443 Esas sayılı dosyasının eldeki dosya davacısı tarafından, dava konusu taşınmaza dökülen moloz ve hafriyat sebebiyle açılan eski hale getirme masraflarının tazminine ilişkin olduğu, yargılama sırasında davalı tarafından taşınmazın eski hale getirilmesi sebebiyle, davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği, davacı dava açmakta haklı olduğundan yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yüklendiği ve kararın 23.03.2017 tarihinde kesinleştiği; eldeki davanın ise ecrimisil istemine ilişkin olduğu sabittir.
Bununla birlikte; gerek az yukarıda belirtilen eski hale getirme masraflarının tazminine ilişkin dosyada gerek de eldeki dosyada davalının moloz ve çöp dökmek suretiyle dava konusu taşınmazı kullanımına davacı tarafın rızasının olmadığı açıktır. Ayrıca davalı tarafın tapudan veya mülkiyetten kaynaklı bir hakkı olmadığı da kuşkusuzdur. O halde; Mahkemece mahallinde keşif yapılarak, davalı tarafından haksız yere işgal edilen taşınmaz miktarı uyarınca, Dairemizce belirlenen ilke ve esaslar çerçevesinde ve talep doğrultusunda tespit edilecek ecrimisile hükmedilmesi gerekirken, usul ve yasaya aykırı, dosya kapsamı ile uyumlu olmayan gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
SONUÇ: Davacı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda açıklanan nedenlerle kabulüyle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna ve peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine 09.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.