Esas No: 2017/313
Karar No: 2020/526
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/313 Esas 2020/526 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Kararı Veren
Yargıtay Dairesi : 3. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Asliye Ceza
Sayısı : 72-240
Kasten yaralama suçundan sanık ..."nun beraatine ilişkin Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesince verilen 18.12.2014 tarihli ve 401-881 sayılı hükmün katılan vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 3. Ceza Dairesince 24.12.2015 tarih ve 18821-36946 sayı ile;
“...Katılanın aşamalardaki beyanı ve bunu doğrulayan doktor raporu karşısında sanığın cezalandırılması yerine yazılı şekilde sanığın beraatine kararı verilmesi," isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmiştir.
Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesi ise 23.02.2016 tarih ve 72-240 sayı ile;
"...Her ne kadar katılan sanık ..."ya ait adli raporda sağ el serçe parmak iç kısmında sıyrık olduğu yönünde bir tespit yapılmış ise de katılan sanık ..."in savunmasında katılan sanık ..."nın eylemi karşısında kendisini korumak için eliyle engel olduğunu beyan etmesi ve olayın tek görgü tanığı olan..."in müşteki sanık ... müdafisinin sorusu üzerine... Hoca"nın elini sıktığını görmediğini beyan etmesi ve yine sanık ..."in tanık... ile ilgili okula geç geldiği için uyarı yazısı ve soruşturma talepli yazı gönderdiği için husumet içerisinde ifade verdiğini beyan etmesi ve tanığın da soru üzerine uyarı yazısı verildiğini kabul etmesi hususları hep birlikte değerlendiriliğinde; sanık ..."in kasıtlı bir eylemi olduğunun tam olarak tespit edilememesi ve bu konu üzerinde şüphenin tam olarak ortadan kaldırılamamış olması anlaşıldığından, katılan sanık ... hakkında da şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince beraat kararı verilmiş olup, Mahkememizce verilen beraat kararının usul ve yasaya uygun olduğu" gerekçesiyle bozmaya direnerek önceki hüküm gibi sanığın beraatine karar vermiştir.
Bu hükmün de katılan tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 21.04.2016 tarihli ve 134510 sayılı "onama" istekli tebliğnamesi ile Yargıtay Birinci Başkanlığına gelen dosya, Ceza Genel Kurulunca 14.12.2016 tarih ve 714-1975 sayı ile 6763 sayılı Kanun"un 38. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 10. madde uyarınca kararına direnilen Daireye gönderilmiş, aynı madde uyarınca inceleme yapan Yargıtay 3. Ceza Dairesince 01.03.2017 tarih ve 517-2117 sayı ile direnme kararının yerinde görülmemesi üzerine Yargıtay Birinci Başkanlığına iade edilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Katılan sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen beraat kararı temyiz edilmeksizin kesinleşmiş olup direnmenin kapsamına göre inceleme, sanık ... hakkında kasten yaralama suçundan verilen beraat hükmüyle sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yerel Mahkeme arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanığa atılı kasten yaralama suçunun sabit olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
Nazilli Cumhuriyet Başsavcılığının 16.06.2014 tarihli ve 2195-1127 sayılı iddianamesi ile, ...Çok Programlı Anadolu Lisesi"nde müdür olarak görev yapan ...’nun, aynı lisede beden eğitimi öğretmeni olan ...’i basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte yaraladığı iddiasıyla TCK’nın 86/2, 29/1 ve 53/1. maddeleri uyarınca cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı,
...Aile Sağlığı Merkezince düzenlenen 30.05.2014 tarihli raporda; katılan ..."nın sağ el serçe parmağı iç kısmında sıyrık, hayati bulgularının normal olduğu, saptanan lezyonun hayati tehlike arz etmediği, basit bir tıbbi tedavi ile giderilebilecek düzeyde olduğu, yaşadığı psikolojik travma nedeniyle 3 gün iş ve güç kaybı yaşadığı, alkolsüz olduğunun belirtildiği,
...Aile Sağlığı Merkezince düzenlenen 30.05.2014 tarihli raporda; sanık ..."in hayati bulgularının normal olduğu, hayati tehlikeye neden olabilecek herhangi bir darp cebir izine rastlanılmadığının bildirildiği,
02.06.2014 tarihli araştırma tutanağında; okulun müdür odası ile öğretmenler odasında kamera olmadığının belirtildiği,
Anlaşılmaktadır.
Katılan ... Kollukta; ...Çok Programlı Anadolu Lisesi"nde beden eğitimi öğretmeni olarak görev yaptığını, olay günü saat 09.05 sıralarında ... Müdür’ün odasına giderek okula gelecek masa tenisi masasıyla ilgili konuşmak istediğini, kendisinin bu konuyu bir gün önce hatırlatmasını istediği için konuyu açtığını, Müdür Bey’in konuyu unuttuğunu söylediğini, Müdür Bey’e kendisine verdiği geçmişte çekingen, derslerde aktif olmayan öğrencilerin isim listesini çöpte bulduğunu söylediğini, bunun üzerine Müdür Bey’in “Ben okul müdürüyüm, ben sana hesap vermek zorunda mıyım?” dediğini, bunun üzerine Müdür Bey’ e okulla ilgili sorunlarda yardımcı olmadığını söylediğini, Müdür Bey’in “Ben yokken odama girip odamı karıştıramazsın” dediğini, kendisine odasını karıştırmadığını sadece öğrenci ismi vermek istediğini ancak kendisinin odasında olmadığını söylediğini, bunun üzerine Müdür Bey’in, ayağa kalkarak iki eliyle göğsünden ittirip “Çık odamdan” dediğini, sesleri duyan rehberlik öğretmeni ...’un geldiğini, Müdür Bey’e “Bana vurmaya, beni iteklemeye hakkınız var mı?” diye sorduğunu, bunun üzerine Müdür Bey’in, sağ elini tutarak tırnaklarını eline, özellikle serçe parmağına geçirdiğini, sağ el tırnaklarını sıktığını, elinin acıdığını, Müdür Bey’i iterek kendisini kurtarmaya çalıştığını, ... Öğretmen’in kendilerini ayırmaya çalıştığını, serçe parmağının kanadığını, kendisini şikâyet edeceğini söylediği esnada Müdür Bey’in elini yumruk yapıp kendisine vuracakmış gibi yaptığını, koridora çıkıp 155’i arayarak yardım istediğini, şikâyetçi olduğunu, uzlaşmak istemediğini,
Mahkemede önceki ifadesinden farklı ve ek olarak; Müdür Bey’in masa tenisi masasıyla ilgili konuyu açtığında umursamaz bir tavır içerisinde olduğunu, bunun üzerine Müdür Bey’e buna şaşırmadığını, daha önce de istediği şeylerin dikkate alınmadığını söylediğini, Müdür Bey’in, ellerini tutup yaralama kastı ile tırnaklarını serçe parmağına bastırarak ve ittirerek kendisini odadan çıkarmaya çalıştığını, kendisini kurtarmak için Müdür Bey’in ellerini geriye doğru ittiğini, Müdür Bey"in göğsüne vurmadığını,
Tanık ... Kollukta; aynı Lisede rehberlik öğretmeni olarak görev yaptığını, olay günü saat 09.00 sıralarında okulun merdivenlerinden çıkarken Müdür ...’nun bağırma sesini duyduğunu, yukarı çıktığında müdür odasından... Öğretmen’in “Beni itemezsin” şeklinde bağırdığını duyduğunu, açık olan kapıdan baktığında ... Müdür’ün, ... Öğretmen’i iki eliyle omuzlarından ittiğini gördüğünü, ... Öğretmen’e “Dışarı çıkalım” dediğini, ... Öğretmen’in, ... Müdür’ün kendisini itmesine karşı ileri doğru gider gibi direndiğini, o esnada Müdür Yardımcısı ...’nun geldiğini, ... Öğretmen’i öğretmenler odasına götürdüklerini, ... Öğretmen’in ellerinin titrediğini ve şokta olduğunu, kendisini sakinleştirmeye çalıştıklarını, öğretmenler odasına gelen ... Müdür’ün... Öğretmen’e hitaben yüksek sesle “Ben sana sessiz olmanı söyledim. Burada ders işleniyor, niye bağırıyorsun hâlâ” dediğini, ... Öğretmen’in de “Ben bunları hak etmedim” dediğini, ... Müdür’ün ellerini kaldırarak... Öğretmen’in üzerine doğru yürüdüğünü, Bekir Öğretmen’le diğer öğretmenlerin araya girerek Müdür’ü uzaklaştırdıklarını, ... Müdür’ün... Öğretmen’in elini sıktığını görmediğini,
Mahkemede; olay günü okula giriş yaptığında Müdür Bey’in bağırma sesini duyduğunu, sesin aşağıya kadar geldiğini, ilk başta öğrenci ile ilgili bir durum olduğunu sandığını, yukarı çıktığında Müdür Bey’in odasında... Hanım’ı gördüğünü, Müdür Bey’in masasından kalkıp yan tarafa geçerek elleri ile... Hanım’ı omuzlarından tuttuğunu ve ittirdiğini, ... Hanım’ın ise elleriyle bir hareket yaptığını görmediğini sadece direndiğini, ... Hanım’a dışarı çıkmasını tavsiye ettiğini, o sırada olay yerinde kimsenin olmadığını, ... Hanım’ın odadan çıkarken kendisinden telefonunu istediğini, o esnada ... ve ...’nın geldiklerini, ... Hanım’ı öğretmenler odasına aldıklarını, ... Hanım’ın “Bana vuramazsın, beni ittiremezsin” diye söylenmeye devam ettiğini, Müdür Bey’in ise “Ders işleniyor, bağırmayın” diye seslendiğini, sanık ...’in tanığa uyarı yazısı verdiği için husumet içerisinde ifade verdiğini belirtmesi üzerine tanıktan sorulduğunda; kendisine uyarı yazısı verildiğini ancak işleme konulmadığını, sanığın... Hoca’nın elini sıktığını görmediğini, okulda birtakım gruplaşmalar olduğunu, Müdür Bey’in kendilerini kendi gruplarının dışında gördüğünü,
Tanık ... Tan aşamalarda; aynı Lisede öğretmen olduğunu, olay günü okul nöbetçisi olarak ana bina 1. katta görevli olduğunu, nöbetçi öğrencinin haber vermesiyle Müdür odasına doğru yöneldiğini, Müdür Yardımcısı ...’a haber vererek kavganın olduğu 2. kata çıktığını, gittiğinde kavganın sona ermiş olduğunu, ... Öğretmen’in, ...’na Müdür Bey’in kendisini ittirdiğini göstererek anlatmakta olduğunu, ... ile ...’in birbirlerine hakaret ettiklerini veya vurduklarını görmediğini,
Tanık ... aşamalarda; aynı Lisede Müdür Yardımcısı olarak görev yaptığını, saat 09.10 sıralarında odasında bulunduğu sırada Edebiyat Öğretmeni ...’nın yanına gelerek Müdür Bey ile... Öğretmen’in tartıştıklarını söylediğini, bunun üzerine Müdür Bey’in odasına gittiğini, ... Öğretmen’in Müdür Bey’e “Okulun işleriyle hiç ilgilenmiyorsun” gibi sözlerle bağırdığını, Müdür Bey’in... Öğretmen’i sessiz olması yönünde ikaz ettiğini, oradaki diğer öğretmenlerle birlikte...’yı öğretmenler odasına götürdüklerini, birkaç dakika sonra öğretmenler odasına gelen Müdür Bey’le... Öğretmen arasında tekrar tartışma olduğunu, araya girerek kendilerini ayırdıklarını, birbirlerine hakaret ettiklerini duymadığını, vurduklarını görmediğini,
Tanık ... aşamalarda; aynı Lisede öğretmen olduğunu, olay günü saat 09.00 sıralarında odasında öğrenci velileri ile görüştüğü sırada nöbetçi Öğretmen ...’nın odasına gelerek Beden Eğitimi Öğretmeni... ile Okul Müdürü ...’in yüksek sesle tartıştıklarını söylediğini, bunun üzerine üst kata çıktığını, Müdür Yardımcısı ...’nun...’yı öğretmenler odasına sokmaya çalışırken gördüğünü, ...’nın Müdür Bey’e hitaben yüksek sesle bağırdığını, Müdür Bey’in ise...’ya bu şekilde bağırmamasını, ilgili yerlere şikâyette bulunmasını söylediğini, birbirlerine vurduklarını görmediğini, sadece...’nın yüksek sesle bağırdığını hatırladığını, birbirlerine hakaret edip etmediklerini hatırlamadığını,
Tanık ... Kollukta; aynı Lisede hizmetli olarak görev yaptığını, hizmetlilerin bulunduğu odanın müdür odasının yan tarafında olduğunu, saat 09.10 sıralarında iki arkadaşıyla birlikte hizmetli odasında bulundukları sırada Müdür Bey’in odasından sesler geldiğini, sesler yükselince Müdür Bey’le... Öğretmen’in tartıştıklarını anladıklarını, çekindikleri için dışarı çıkmadıklarını, tam olarak konuşulanları anlamadığını, hakaret içeren söz duymadığını, koridor yankı yaptığı için konuşuların anlaşılmadığını, birbirlerine vurduklarını görmediğini,
Tanık ... Mahkemede; aynı Lisede Edebiyat öğretmeni olarak görev yaptığını, olayı bizzat görmediğini, Müdür Bey’in odasının yanında bulunan odada fotokopi çektirdiği sırada Müdür Bey’in odasından sesler gelmesi üzerine hemen...Bey’in yanına gidip haber verdiğini, direkt Müdür Bey’in odasına gitmediğini, Bekir Bey’in, Müdür Bey’in odasına yöneldiğini, oda kapısında... Hanım’ı gördüğünü ancak içeri girmediğini, öğretmenler odasına gittiğini,
İfade etmişlerdir.
Sanık aşamalarda; ...Çok Programlı Lisede 2,5 yıldır müdür olarak görev yaptığını, Beden Eğitimi Öğretmeni ...’in eski okulundaki Müdür, Müdür Yardımcısı ve İlçe Milli Eğitim Müdürü’yle davalık olduğu için başlatılan soruşturma üzerine görev yaptığı okula gönderildiğini, bu kişileri vurmak için tabanca aldığının dahi konuşulduğunu, okuldaki öğretmenler ve öğrencilere karşı sürekli bağırarak öğretmene yakışmayan kaba davranışlar sergilediğini, o zamana kadar kendisine olumlu yaklaştığını, daha uygun davranması için ikna etmeye çalıştıklarını fakat... Öğretmen’in 30.05.2014 tarihinde saat 09.00 sıralarında odasına geldiğini, sinirli bir şekilde masa tenisi mevzusunu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüyle görüşüp görüşmediğini sorduğunu, toplantısı olması nedeniyle konuşamadığını ama o gün konuşabileceğini söylediğini, bunun üzerine...’nın “Siz zaten benim hangi problemimi çözdünüz ki, sen ne işe yararsın” dediğini, bunun üzerine ayağa kalkarak “Bana bu şekilde bağıramazsın, odadan dışarı çıkın, sakinleşip öyle gelin” diye cevap verdiğini, odadan çıkmasını söylediği sırada sağ elini yumruk yaparak kalbinin üzerine doğru 3 kez vurup “Sen benimle bu şekilde konuşamazsın” dediğini, bunun üzerine kendisini savunmak için her iki elinin içiyle omuzlarından ittirdiğini, ... Öğretmen’in elini yumruk yaparak vurmaya çalıştığı sırada kendisini savunmak amacıyla...’nın ellerinden tutup geriye doğru iteklediğini, itiş kakış seslerini duyan nöbetçi Öğretmen ..., Müdür Yardımcısı ..., Hizmetli..., Hizmetli ..., Müdür Yardımcısı ..., Öğretmen ... ile...’nın yakın arkadaşı olan Rehberlik Öğretmeni ...’un yaşananlara şahit olduklarını, diğer öğretmenler tarafından dışarı çıkartılmaya çalışılan...’nın iki elini arkaya bağlayıp üzerine doğru yürümeye çalıştığını, ...’ya vurmadığını sadece kendisine doğru hamle yaptığı sırada omuzlarından itmek zorunda kaldığını, ... Öğretmen’i yaralamadığını, kendisi hakkında daha önce uyarı yazısı yazdığını, bu nedenle aralarında bir anlaşmazlık olduğunu savunmuştur.
Kasten yaralama suçu 5237 sayılı TCK’nın 86. maddesinde;
“(1) Kasten başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
(2) Kasten yaralama fiilinin kişi üzerindeki etkisinin basit bir tıbbî müdahaleyle giderilebilecek ölçüde hafif olması hâlinde, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezasına hükmolunur
(3) Kasten yaralama suçunun;
a) Üstsoya, altsoya, eşe veya kardeşe karşı,
b) Beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı,
c) Kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle,
d) Kamu görevlisinin sahip bulunduğu nüfuz kötüye kullanılmak suretiyle,
e) Silâhla,
İşlenmesi hâlinde, şikâyet aranmaksızın, verilecek ceza yarı oranında artırılır” şeklinde düzenlenmiş, 15.04.2020 tarihli Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 11. maddesiyle 3. maddeye “canavarca hisle” şeklinde (f) bendi eklenmiş ve canavarca hisle işlenen kasten yaralama suçunda verilecek cezanın bir kat artırılacağı hüküm altına alınmıştır.
Maddenin birinci fıkrasında kasten yaralama suçunun tanımı yapılmış, kişinin vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan her davranış, yaralama olarak kabul edilmiş, madde gerekçesinde bu husus açıkça vurgulanmıştır.
Kasten yaralama suçunda korunan hukuki yarar, kişinin vücut dokunulmazlığı ve beden bütünlüğüdür. Suçun konusu, mağdurun acı verilen veya bozulan bedeni veya ruhsal varlığıdır. Failin yaptığı hareket sonucu, maddede belirtilen sonuçlardan biri meydana gelirse, kasten yaralama suçunun oluşacağında tereddüt bulunmayıp, bu sonuçları doğurmaya elverişli her türlü hareketle kasten yaralama suçunun işlenmesi mümkündür.
Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;
Sanık ...’nun ...Çok Programlı Anadolu Lisesi"nde müdür olarak görev yaptığı, katılan ...’in de aynı Lisede beden eğitimi öğretmeni olarak görev yaptığı, 30.05.2014 tarihinde saat 09.10 sıralarında katılan ...’nın, sanık ...’in odasına giderek İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden gelmesi beklenen masa tenisi masasıyla ilgili konuştuğu, sanık ...’in bu hususu unuttuğunu ancak o gün yetkililerle görüşebileceğini söylediği, bunun üzerinde katılan ile sanık arasında tartışma çıktığı ve birbirlerine bağırdıkları, sanık ...’in, katılan ...’dan odasından çıkmasını istediği ve katılan ...’yı ittirerek odasından çıkarmaya çalıştığı, katılan ...’nın sağ el serçe parmağı iç kısmında sıyrık oluşacak şekilde yaralandığı olayda; katılanın, yaşanan tartışma sırasında sanığın elini tutup tırnağını parmağına geçirdiğine ilişkin aşamalardaki istikrarlı beyanları, bu beyanlarla örtüşen ve katılanın sağ el serçe parmağında sıyrık bulunduğuna ilişkin adli rapor içeriği, sanığın odasından tartışma sesleri geldiğine ve katılan ...’yı sanık ...’in odasından çıkartıp öğretmenler odasına götürdüklerine dair tanık anlatımları, yine sanık ...’in katılan ...’yı iki eliyle omuzlarından ittirdiğine dair tanık...’in beyanları ile tartışma esnasında katılanı iki eliyle iteklediğine dair sanığın tevilli ikrarı karşısında; sanığın üzerine atılı kasten yaralama suçunun sabit olduğu anlaşıldığından, Yerel Mahkemece sanığın beraatine karar verilmesinde isabet bulunmadığı kabul edilmelidir.
Bu itibarla, Yerel Mahkemenin direnme kararına konu hükmünün, sanığın kasten yaralama suçunun sabit olduğu gözetilmeden beraatine karar verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Nazilli 4. Asliye Ceza Mahkemesinin 23.02.2016 tarihli ve 72-240 sayılı direnme kararına konu hükmünün, sanığa atılı kasten yaralama suçunun sabit olduğu gözetilmeden sanığın beraatine karar verilmesi isabetsizliğinden BOZULMASINA,
2- Dosyanın, mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİ EDİLMESİNE, 17.12.2020 tarihinde yapılan müzakerede oy birliğiyle karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.