Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/11611
Karar No: 2022/4360
Karar Tarihi: 09.03.2022

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/11611 Esas 2022/4360 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/11611 E.  ,  2022/4360 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi

    Taraflar arasındaki sigorta tahkim davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı itirazın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili; 08/02/2018 tarihinde davalıya zorunlu mali sorumluluk sigortalı aracın aracın yaya konumunda olan müvekkiline çarpması sonucu müvekkilinin yaralandığını ve malul kaldığını belirterek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 45.000,00 TL tazminatın temerrüt tarihinden itibaren avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiş, dava değerini 271.463,56 TL'ye yükseltmiştir.
    Davalı vekili; başvurunun reddine karar verilmesini talep etmiştir.
    Sigorta Tahkim Komisyonu Uyuşmazlık Hakem Heyetince, başvurunun kabulü ile 271.463,56 TL sürekli iş göremezlik tazminatının 10/05/2019 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... şirketinden alınarak başvuru sahibine ödenmesine karar verilmiş, davalı vekilinin karara itirazı üzerine İtiraz Hakem Heyetince itirazının reddine dair verilen karara karşı davalı vekili tarafından temyiz yoluna başvurulmuştur.
    1-Dava, trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin meydana gelen kazada yaralandığını ve malul kaldığını açıklayıp iş göremezlik tazminatı talebinde bulunmuştur.
    Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerekmektedir. Söz konusu belirlemenin ise Adli Tıp Kurumu İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin Adli Tıp Anabilim Dalı bölümleri gibi kuruluşların çalışma gücü kaybı olduğu iddia edilen kişide bulunan şikayetler dikkate alınarak oluşturulacak uzman doktor heyetinden, haksız fiilin gerçekleştiği tarihte yürürlükte olan mevzuat hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
    Maluliyete ilişkin alınacak raporların 11/10/2008 tarihinden önce Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğüne, 11/10/2008 tarihi ile 01/09/2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliğine, 01/09/2013 tarihinden sonra Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliğine, 01/06/2015 tarihi ile 20/02/2019 tarihleri arasında Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliğine, 20/02/2019 tarihinden sonra da Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirilmesi Hakkındaki Yönetmeliğine uygun olarak düzenlenmesi gerekir.
    Somut olayda; kaza neticesinde davacının yaralanmaya ilişkin olarak alınan Bülent Ecevit Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 28/03/2019 tarihli raporda, davacının kaza nedeniyle oluşan sağ alt ekstremite kısalık ve atrofi arazı, yaralanmaya bağlı skar dokuları ile travma sonrası stres bozukluğu arazları nedeniyle maluliyeti % 42 olarak belirlenmiştir. Anılan bu raporun tanziminde, kaza tarihi itibariyle uygulanması gereken Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmeliği ekindeki cetvellerin kullanılması, Dairemizin yerleşik uygulamalarıyla kabul edildiğinden kullanılan cetvel bakımından rapor usule uygundur. Ne var ki davacının dava konusu kazadan kaynaklı yaralanmasındaki psikiyatrik değerlendirmeleri yapacak uzman doktorun bulunmadığı gibi, travma sonrası stres bozukluğu nedeniyle kazadan sonra davacının gördüğü tedaviye ilişkin tüm belgelerin değerlendirilmediği görülmektedir.
    Açıklanan hukuki ve maddi vakıalar karşısında; davacının yaralanmadan kaynaklı maluliyetininin tespiti için (hükme esas alınan maluliyet raporunda davacının kaza öncesi asabiyet, sinirlilik ve baş ağrısı nedeniyle psikiyatriye başvurması üzerine ilaç verildiğinin belirtilmesi karşısında) davacının kaza öncesi ve kazadan sonraki psikiyatrik şikayetleri ile uygulanan tedaviye yönelik tüm belgelerin (psikiyatri poliklinik kayıtları, reçeteler, ilaç raporları ) davacı taraftan sorulup, ilgili yerlerden temin edilmesinden sonra en yakın üniversite hastanesinin Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığının içerisinde Psikiyatri ve Nöroloji uzmanının da bulunduğu bilirkişi heyetinden kaza tarihinde geçerli Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre temyiz eden davalının usuli kazanılmış hakları gözetilerek (davacının maluliyetine neden olan obsesif kompulsif- travma sonrası stres bozukluğuna ilişkin arazın kaza nedeniyle yaralanmadan kaynaklı mı oluştuğu yoksa kaza öncesinde mevcut olup olmadığının dosya içerisindeki rapor da değerlendirilerek) davacının kazadan kaynaklanan travma sonrası stres bozukluğu nedeniyle kalıcı maluliyet bulunup bulunmadığı ve varsa oranının ne olduğu hususlarında bilirkişi heyetince gerekli görülmesi halinde bizzat muayenesi yapılarak, kaza ile illiyet bağı kuran ayrıntılı, gerekçeli, tıbbi tespitleri içeren, denetime elverişli bir rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken; eksik incelemeyle, yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    Kabule göre de; 5684 sayılı Sigortacılık Kanunu, Sigortacılıkta Tahkime İlişkin Yönetmeliğin 16/13. maddesi ve karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT'nin 17/2. maddesi gereği, davacı yararına hükmedilecek vekalet ücretinin, tarifeye göre belirlenen nisbi vekalet ücretinin 1/5'i tutarında (maktu ücretin altında kalmamak kaydıyla) olması gerektiği gözetilmeden tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi ve İtiraz Hakem Heyetince davalı ... vekilinin bu yöne ilişkin itiraz başvurusunun reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle, İtiraz Hakem Heyeti kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 09/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi