Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/2098 Esas 2016/4897 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
7. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/2098
Karar No: 2016/4897
Karar Tarihi: 01.03.2016

Yargıtay 7. Hukuk Dairesi 2016/2098 Esas 2016/4897 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, davalı şirketin işçisi olarak çalıştığı ancak alacaklarının ödenmediği gerekçesiyle dava açmıştır. Davalı vekili ise, davacının şirket çalışanı olmadığını ve asıl-alt işveren ilişkisi bulunmadığını söyleyerek davanın reddini talep etmiştir. Mahkeme ise, davalı ile davacı arasında asıl-alt işveren ilişkisi olduğunu ve iş sözleşmesinin feshedildiğine dair ispat külfetinin yerine getirilmediğini belirterek davacının alacaklarına hak kazandığına hükmetmiştir. Ancak, davalının savunma hakkının kısıtlanması nedeniyle kararın bozulması gerektiği sonucuna varılmıştır.
HUMK'nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmesi ve delil bildirildiği taktirde toplanacak delillerle birlikte değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, iş sözleşmesinin feshedilmesine dair ispat külfetinin yerine getirilmediği durumlarda iş sözleşmesinin halen geçerli olduğu ve işçinin alacaklarının ödenmesi gerektiği belirtilmiştir.
7. Hukuk Dairesi         2016/2098 E.  ,  2016/4897 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi
    Dava Türü : Alacak
    YARGITAY İLAMI
    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda; hüküm süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; HUMK"nun 438.maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Davalı vekili, davacının davalı şirketin işçisi olmadığı gibi davalı ile davacının çalıştığı şirketler arasında asıl-alt işveren ilişkisi bulunmadığını, alacakların zaman aşımına uğradığını beyanla davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece davalı ile davacını kayden çalıştığı ... ve .... arasında asıl-alt işveren ilişkisi bulunduğu, iş sözleşmesinin haklı nedenle feshedildiğine ilişkin ispat külfetinin davalı işverence yerine getirilmediği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına, ayrıca bilirkişi raporunda hesap edilen alacaklara hak kazandığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Davalı şirket vekilinin cevap dilekçesindeki ihbar talebi üzerine davacının çalıştığı şirketlere dava ihbar edilmiş, ancak şirketlerin belirtilen adreslerden taşınması nedeni ile tebligat yapılamamıştır. Bu aşamadan sonra mahkemece tebligat yapılamayan şirketlerin ilgili Ticaret Sicil Memurluklarından sorulmak sureti ile adreslerinin tespiti ile davanın ihbarını sağlayarak usuli eksikliği tamamladıktan, delil bildirildiği taktirde bu delilleri de toplandıktan ve yine davalının savunma hakkı kapsamında olası mükerrer tahsilata neden olmamak açısından işyeri özlük dosyalarının ihbar olunan şirketlerden getirtilmesinden sonra toplanmış delilleri toplanacak delillerle birlikte değerlendirilerek -gerekirse ek hesap raporu alındıktan sonra- çıkacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile savunma hakkını kısıtlar biçimde yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozma nedenidir.
    Kabul şekli bakımından da;
    Davacı vekili davacının iş sözleşmesinin haksız olarak feshedildiğini iddia etmiş ise de, dinlenen davacı tanıkları davacının ücretlerini düzenli alamadığından kendisinin işten ayrıldığını beyan etmişlerdir. Davacının işten kendisinin ayrıldığının anlaşılmasına rağmen ihbar tazminatının hüküm altına alınması doğru olmamıştır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davalının diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine şimdilik yer olmadığına, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 01/03/2016 gününde oybirliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.