Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/1760
Karar No: 2012/8273
Karar Tarihi: 28.09.2012

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/1760 Esas 2012/8273 Karar Sayılı İlamı

Özet:


2012 yılında Asliye Hukuk Mahkemesi'ne açılan tapu iptali ve tescil davası reddedilmiş, Yargıtay incelemesi sonucu dosya incelenmiştir. Davacı vekili, Hazine tarafından açılan tescil davasıyla ilgili olarak, taşınmazın Hüseyin Avcı'nın zilyetliğinde olduğunu ve daha sonra zilyetliğin kendilerine devredildiğini iddia etmiştir. Mahkeme, taşınmazın vakıf malı olup olmadığını araştırmadan davayı reddetmiştir. Kararın bozulması gerektiği belirtilerek, vakıf malı olup olmadığının araştırılması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kanun maddeleri olarak ise; TMK.nun 713/1, 996 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddeleri, HUMK.nun 428.maddesi ve HUMK.nun 388/4./ HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri belirtilmiştir.
8. Hukuk Dairesi         2012/1760 E.  ,  2012/8273 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Tapu iptali ve tescil

    ... ile Hazine ve dahili davalı ... Genel Müdürlüğü aralarındaki tapu iptali ve tescil davasının reddine dair .... Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 20.10.2011 gün ve 106/262 sayılı hükmün Yargıtay"ca incelenmesi davacı vekili ile dahili davalı ... Genel Müdürlüğü vekili taraflarından süresinde istenilmiş olmakla dosya incelendi gereği düşünüldü:


    KARAR
    Davacı vekili dava dilekçesinde; kadastro çalışmalarında 599 ada 14 parsel olarak tespit edilen ancak, malik hanesi boş bırakılan taşınmaza ilişkin olarak Hazine tarafından tescil davası açıldığını, dava konusu taşınmazın 1957 yılından beri Hüseyin Avcı zilyetliğinde iken asli müdahil davacı ..."un 25.04.1991 tarihinde düzenlenen zilyetlik devir sözleşmesi ile zilyetliği devraldığını açıklayarak taşınmazın vekiledeni adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Hazine vekili 13.12.2010 tarihli yargılama oturumunda, zilyetlikle edinme şartları oluşmadığından davanın reddine karar verilmesini savunmuştur. Kadastro Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda taşınmazın Hazine adına tespit ve tapuya tesciline, asli müdahil davacı ... tespit sonrası nedenlere dayandığından görev nedeniyle davanın reddine ve talep halinde görevli mahkemeye gönderilmesine karar verilmiş, karar Yargıtay denetiminden geçerek kesinleşmiştir.
    Mahkemece, tespit tarihine kadar 20 yıllık zilyetlik süresi dolmadığından ve taşınmaz vakıf malı olduğundan davanın reddine karar verilmesi üzerine; hüküm davacı vekili ile Vakıflar Genel Müdürlüğü vekili taraflarından temyiz edilmiştir.
    Dava, kazanmayı sağlayan eklemeli zilyetlik hukuki sebebine dayalı olarak TMK.nun 713/1, 996 ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 14.maddeleri gereğince açılan tescil isteği olarak açılmış ise de; yargılama sırasında taşınmazın Hazine adına tapuya tescili üzerine mülkiyetin aktırılmasına ilişkin tapu iptali ve tescil isteğine dönüşmüştür.
    Mahkemece, davanın yukarıda belirtilen gerekçe ile reddine karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Dava konusu 599 ada 14 parselin 11.03.1950 tarihinde müdevverenin 54. sayfasında Papasyan Karabat ve 64.sırasında Papasyan Haçik adına kayıtlı olduğu ancak bunlara ilişkin tapu kaydı bulunmadığından Hazine adına tespit edilmiş, Üsküdar Asliye Hukuk Mahkemesinin 1951/798 Esas sayılı dosyası ile mülkiyeti ihtilaflı olup malik hanesinin Kadastro Mahkemesince doldurulması gerektiğinden malik hanesinin boş bırakılmasına karar verilmiştir. Mahallinde 02.11.2006 tarihinde yapılan keşifte dinlenen yerel bilirkişi ve tanıklar dava konusu taşınmazın 1960 yılından beri öncesinde Hüseyin Avcı"nın zilyetliğinde iken daha sonra zilyetliğin davacıya devredildiğini bildirmişlerdir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 04.02.1979 gün ve 1977/781 Esas, 1979/118 Karar sayılı ilamında belirtildiği üzere malik hanesi boş bırakılan taşınmazda tescil için gerekli zilyetliğin hesabında gözönünde bulundurulacak süre, zilyetliğin başladığı tarih ile malik hanesinin Hazine adına doldurulduğu tarihe kadar geçecek süredir. Somut olayda eklemeli zilyetliğin başladığı 1960 tarihi ile malik hanesinin Hazine adına doldurulduğu 2006 yılına kadar davacı lehine kazanmayı sağlayan zilyetlik süresinin dolmuş olduğunun kabulü gerekir.
    Hal böyle iken kazanmayı sağlayan zilyetlikle taşınmaz edinilebilmesi için 20 yıllık süre şartı yanında TMK.nun 713 . maddesindeki diğer koşullarında varlığı gerekli olup mahkemece taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığı yeterince araştırılmamıştır. Dava konusu taşınmaza ait kadastro tutanağının edinme sütununda taşınmazın müdevverenin 54. ve 64. sırasında sırasıyla Papasyan Karabat ve 64. sırasında Papasyan Haçik adına kayıtlı olduğu bildirildiğine göre, mahkemece, taşınmazın vakıf malı olup olmadığı üzerinde durulması, taşınmazın vakıf malı olduğunun anlaşılması durumunda, uzman bilirkişi ya da bilirkişi kuruluna inceleme yaptırılarak, vakfın türünün belirlenmesi, bundan sonra kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla edinilmesinin mümkün olup olmadığının araştırılması ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
    Kabule göre de; taşınmazın vakıf malı olması nedeniyle Vakıflar Genel Müdürlüğü davada yasal hasım durumunda olup, kendisini vekille temsil ettirmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verildiği halde davalı ... Genel Müdürlüğü lehine karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre vekalet ücretine hükmedilmemiş olması da doğru değildir.
    Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekili ile Vakıflar Genel Müdürlüğünün temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün 6100 sayılı ...nun Geçici 3. maddesi yollaması ile halen yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK.nun 428.maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK.nun 388/4./ HMK m.297/ç) ve 440/I. maddeleri gereğince Yargıtay Daire İlamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine ve 21,15"er TL peşin harcın istek halinde temyiz eden davacı ve dahili davalıya ayrı ayrı iadelerine 28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi