![Abaküs Yazılım](/3.png)
Esas No: 2020/27213
Karar No: 2022/5937
Karar Tarihi: 28.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/27213 Esas 2022/5937 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesinde görülen bir davada, sanık hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından mahkum edilmiştir. Hükümde yapılan itirazlar incelenmiş ve mala zarar verme suçuna yönelik temyiz istemi reddedilmiştir. Ancak hırsızlık suçuna yönelik temyiz istemi kabul edilmiş ve sanığın savunma hakkının kısıtlandığı gerekçesiyle hüküm bozulmuştur. Kararda, TCK'nın 53. ve 142. maddelerine atıfta bulunulmuş, ayrıca 7242 sayılı Kanun'un 10. maddesi de infaz aşamasında dikkate alınması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 14.10.2021 tarihli kararı ile CMK'nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii atanması gerektiği de vurgulanmıştır.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
1- Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinde öngörülen hak yoksunlukları uygulanırken, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişikliğin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan duruşmaya toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
5237 sayılı TCK’nın 142. maddesinde 6545 sayılı Kanun’un 62. maddesi ile yapılan ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklik uyarınca, sanığa yüklenen TCK’nın 142/2-h, 143. maddelerinde öngörülen suçun gerektirdiği cezanın alt sınırının 5 yıldan fazla olması ve Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 14.10.2021 tarihli, 2021/35 E., 2021/473 K. sayılı kararı dikkate alınarak, 5271 sayılı CMK’nın 150/3. maddesi uyarınca sanığa zorunlu müdafii atanması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devam edilerek aynı Kanun’un 188/1 ve 289/1-e maddelerine aykırı davranılması suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, 28/03/2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.