Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ve özel belgede sahtecilik - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/3604 Esas 2016/9162 Karar Sayılı İlamı

8. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3604
Karar No: 2016/9162
Karar Tarihi: 28.09.2016

Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ve özel belgede sahtecilik - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2016/3604 Esas 2016/9162 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişinin başkalarına ait banka hesapları kullanarak sahte banka veya kredi kartı üretme, satma, devretme, satın alma veya kabul etme suçunu işlediği ve bu suçun mağduru kart ile ilişkilendirilen hesabın bulunduğu banka ya da finans kuruluşu olması durumunda TCK.nun 245/2. ve 245/3. maddelerinde düzenlenen suçların oluşacağını belirtti. Dosyada bulunan BKM raporuna göre sahte kartların iki ayrı yabancı bankaya ait olduğu saptanmasına rağmen, hükümlerin sayısının banka sayısı kadar olması gerektiği gözetilmedi. Kararın infaz aşamasında 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesi gözetilir. Temyiz itirazı reddedildi ve hükümler onandı. Kanun maddeleri: TCK.nun 245/2. ve 245/3. madde ve fıkraları, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesi.

8. Ceza Dairesi 2016/3604 E. , 2016/9162 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Banka veya kredi kartlarının kötüye kullanılması ve özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Hükümlülük

Gereği görüşülüp düşünüldü:
Başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirilerek sahte banka veya kredi kartı üretme, satma, devretme, satın alma veya kabul etme eylemlerinde suçun mağduru kart ile ilişkilendirilen hesabın bulunduğu banka ya da finans kuruluşu olması nedeniyle, kartı çıkaran banka sayısınca ve aynı bankaya ait birden fazla kartın kopyalanması ve aynı bankaya ait birden fazla kopyalanmış kart kullanılması halinde kendi içerisinde zincirleme şekilde TCK.nun 245/2. ve 245/3. madde ve fıkralarında düzenlenen suçların oluşacağı cihetle; somut olayda dosya içinde bulunan BKM raporu içeriğinden anlaşıldığı üzere suça konu sahte kartların iki ayrı yabancı bankaya ait olduğunun saptanmasına rağmen banka sayısınca hükümler kurulması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamış; hükümden sonra, Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile bir kısım ibareleri iptal edilerek, 24.11.2015 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanıp yürürlüğe giren, 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.

Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçların oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, sübuta yönelik temyiz itirazı yerinde görülmediğinden reddiyle hükümlerin (ONANMASINA), 28.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.