Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/188 Esas 2012/3401 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
6. Hukuk Dairesi
Esas No: 2012/188
Karar No: 2012/3401
Karar Tarihi: 05.03.2012

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi 2012/188 Esas 2012/3401 Karar Sayılı İlamı

(Kapatılan) 6. Hukuk Dairesi         2012/188 E.  ,  2012/3401 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : Önalım

    Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı önalım davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, önalım hakkına konu payın iptali ve tesciline ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili dava dilekçesinde , ... Kasabası ... ada ... parselde müvekkilinin 1/3 pay sahibi olduğunu, davalının 28/04/2010 tarihinde ..."den 1/3 hisse, ..."ten 1/3 hisse satın aldığını belirterek davalı tarafından alınan payın önalım hakkı nedeniyle iptalini, müvekkili adına tescilini ve satış bedeli muvazaalı olarak yüksek gösterildiğinden gerçek değerden önalım hakkının tanınmasını istemiştir.
    Davalı ise, eylemli paylaşmanın söz konusu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Önalım davasına konu payın ilişkin bulunduğu taşınmaz paydaşlarca özel olarak kendi aralarında taksim edilip her bir paydaş belirli bir kısmı kullanırken bunlardan biri kendisinin kullandığı yeri ve bu yere tekabül eden payı bir üçüncü şahsa satarsa, satıcı zamanında bu yerde hak iddia etmeyen davacının tapuda yapılan satış nedeniyle önalım hakkını kullanması T.M.K.nun 2.maddesinde yer alan dürüstlük kuralı ile bağdaşmaz. Kötü niyet iddiası 14.02.1951 gün ve 17/1 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın her aşamasında ileri sürülebileceği gibi mahkemece de kendiliğinden nazara alınması gerekir. Bu gibi halde savunmanın genişletilmesi söz konusu değildir. Eylemli paylaşmanın varlığı halinde davanın reddi gerekir.
    Olayımıza gelince; Önalım hakkına konu payın bulunduğu taşınmazdan davalının 28.04.2010 tarihinde 80,000 TL bedelle pay satın aldığı anlaşılmaktadır. Davacının 18.07.2011 tarihli keşifteki beyanında “ Satıştan önce fiilen gelip kardeşlerimle birebir sınır çizmedik. Ancak mahalline gelmeksizin taraflar taşınmazı bildiğinden kısım kısım şifai olarak paylaştık.” şeklindeki beyanı ve mahkemece mahalinde yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporunda taraflar arasındaki fiili taksimin zeminde gösterildiği ve bu rapora davacı tarafça karşı konulmadığı anlaşılmaktadır. Mahkemece, fiili taksimin bulunduğu gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle davanın kabul edilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarda açıklanan nedenle BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 05.03.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.