14. Hukuk Dairesi 2019/3118 E. , 2020/3159 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 07.12.2010 gününde verilen dilekçe ile kadastral parselin ihyası nedenine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 18.04.2019 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... vekili ve ihbar olunan vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, kadastral mülkiyet durumunun ihyasına yönelik tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı Hazine vekili;... Mahallesi 239 ada 1 parsel sayılı taşınmazın, davalı ... Başkanlığının 23.02.2010 tarih 300 sayılı ve 01.04.2010 tarih, 2010/546 sayılı Belediye encümen kararları ile 3194 sayılı Yasanın 18. maddesi uyarınca imar uygulamasına tabi tutularak 239 ada 5, 124 ada 3, 239 ada 7 ve 245 ada 4 sayılı imar parsellerinin meydana getirildiğini, ancak ... Belediyesince yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiklerini, böylece imar parsellerinin sicil kayıtlarının yolsuz tescil niteliğine dönüştüğünü ileri sürerek; tapu iptali ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Mahkemece, davacının davasının kabulüne, davalı ... adına kayıtlı ... ilçesi ... Köyü 239 ada 1 parselin imar uygulamasından önceki miktar ve sınırlarına (imar öncesi kadastral hak durumuna) dönülmesine ve parselin eski hale ihyasına dair verilen ilk karar, Dairemizin 16/01/2017 tarih 2016/9125 Esas 2017/233 Karar sayılı ilamı ile “… ihyası talep edilen 239 ada 1 parsel sayılı taşınmazın alanı 35.600,00 metrekare olup, çekişmeye konu 239 ada 4 ve 5 sayılı imar parsellerinin alanlarının toplamı ise 33.373,82 metrekaredir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda 239 ada 1 sayılı kadastral parsel sınırları üzerinde, iptal edilen şuyulandırma işlemi ile oluşturulan alanlar ve miktarları kuşkuya yer bırakmayacak şekilde belirlenip rapor eki krokide gösterilmemiş; yukarıda belirtilen miktar farklılığının neden kaynaklandığı üzerinde durulmamıştır.
O halde mahkemece, kadastral pafta ile imar parselleri krokileri getirtilerek, yerinde uzman bilirkişiler aracılığıyla keşif yapılmak suretiyle, ihyası talep edilen 239 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastral sınırları kapsamında, iptal edilen imar uygulamaları sonucu oluşturulan alanlar (imar parselleri, yol, park, vs) ile bu alanların kadastral parsel sınırları içerisinde kalan yüzölçümlerinin belirlenmesi, bu kapsamda kalan dava dışı imar parselleri varsa maliklerinin davada yeralmalarının sağlanması, ondan sonra toplanan ve toplanacak olan deliller birlikte değerlendirilmek suretiyle 239 ada 1 sayılı parsel üzerinde iptal edilen şuyulandırma işlemiyle oluşturulan tüm alanları kapsar biçimde tapu iptali ve kadastral parselin ihyası ile tescile ilişkin infaza elverişli şekilde hüküm kurulması gerekirken, noksan soruşturmayla yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bu nedenlerle hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir." şeklindeki gerekçeyle bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yeniden yapılan yargılama sonunda, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davalı ... vekili ile ihbar olunan vekili temyiz etmişlerdir.
20 Şubat 2020 tarihli Resmî Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7221 sayılı Coğrafi Bilgi Sistemleri ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun 7. maddesiyle 3194 sayılı İmar Kanununun 18. maddesine yeni bir fıkra eklenmiştir.
Eklenen bu hükme göre, 3194 sayılı Kanunun 18. maddesi kapsamında yapılmış imar uygulamalarının kesinleşmiş mahkeme kararlarıyla iptal edilmesi nedeniyle; davaya konu parselin imar planı kararları ile umumi ve kamu hizmetlerine ayrılan alanlara denk gelmesi veya iptal edilen uygulama ile tahsis ve tescil edilmiş parsellerde hak sahiplerince yapı yapılmış olması ve benzeri hukuki veya fiili imkânsızlıklar nedeniyle geri dönüşüm işlemleri yapılarak uygulama öncesi kök parsellere dönülemeyeceğinin parselasyon planlarını onaylamaya yetkili idarelerin onay merciince tespiti halinde, öncelikle davaya konu parselin hak sahiplerinin muvafakati alınmak kaydıyla uygulama sahası içerisinde idarece uygun bir yer tahsis edileceği veya anlaşma olmaması halinde davacı hak sahibinin kök parseldeki yeri dikkate alınarak uygulamadaki düzenleme ortaklık payı kesintisi düşüldükten sonraki taşınmazın rayiç bedeli üzerinden değerinin ödeneceği belirtilmiştir.
Dava konusu uyuşmazlık, eklenen bu hüküm uyarınca idareye başvuru yoluyla çözülmesi gerektiğinden, imar parselinin kadastral parsele ihyasına yönelik talebin dava konusu talebin, kanun değişikliği nedeniyle reddine karar verilmesi için yerel mahkeme hükmünün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.06.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.