14. Ceza Dairesi Esas No: 2016/7466 Karar No: 2020/313 Karar Tarihi: 13.01.2020
Cinsel taciz - cinsel saldırı - Yargıtay 14. Ceza Dairesi 2016/7466 Esas 2020/313 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, cinsel taciz ve cinsel saldırı suçlarından mahkumiyet kararı vererek hükmü onadı. Ancak, suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunun hükümleri farklı olduğundan, lehe olan kanunun uygulanması gerektiğine karar verildi. Bu nedenle karar bozuldu ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde belirtilmesi istendi. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 102, 103, 104 ve 105. maddeleri cinsel dokunulmazlığa karşı suçlarla ilgilidir. 6545 sayılı Kanun'un 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ise cinsel saldırı suçunu düzenlemektedir. 7/2. maddesi ise suçun işlendiği tarihte yürürlükte olan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanacağını belirtmektedir.
14. Ceza Dairesi 2016/7466 E. , 2020/313 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Cinsel taciz, cinsel saldırı HÜKÜM : Eylemler bütün halinde cinsel saldırı kabul edilerek bu suçtan mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle başvurunun muhtevası ve inceleme tarihine kadar getirilen kanuni düzenlemeler nazara alınarak dosya tetkik edildi, gereği görüşüldü; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Hükümden sonra 28.06.2014 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 58, 59, 60 ve 61. maddeleri ile 5237 sayılı Kanunun 102, 103, 104 ve 105. maddelerinde yer alan cinsel dokunulmazlığa karşı suçların yeniden düzenlenmesi karşısında, sanığın olay günü mağdurenin belinden tutarak kalçasına dokunması şeklindeki eyleminin ani ve kesintili şekilde gerçekleşip, süreklilik arz etmemesi nedeniyle sarkıntılık düzeyinde kaldığı nazara alınıp 5237 sayılı TCK"nın 7/2. madde-fıkrasındaki "Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek lehe olan hükmün, önceki ve sonraki kanunların bütün hükümleri olaya uygulanarak ortaya çıkan sonuçların birbirleriyle karşılaştırılması suretiyle belirlenmesi ve her iki kanunla ilgili uygulamanın denetime imkan verecek şekilde kararda gösterilmesi suretiyle yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 13.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.