Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/4023 Esas 2020/5070 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
17. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4023
Karar No: 2020/5070
Karar Tarihi: 09.06.2020

Muhafaza görevini kötüye kullanma - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/4023 Esas 2020/5070 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanığın muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan mahkum olduğu belirtiliyor. Ancak temyiz başvurusu sonucunda bu kararın bozulduğu ifade ediliyor. Sanığın, borçlu kişinin kız kardeşinin yanında kaldığı evde, yediemin olarak teslim edilen eşyaların kaybolması sonucunu doğuracak şekilde dikkatsiz davranması sebebiyle suç işlediği belirtiliyor. Ancak mahkeme kararının gerekçeli olarak açıklanmadığı ve hangi kanun maddesi temelinde hüküm verildiği net olarak belirtilmediği için kararın bozulduğu açıklanıyor. Sanığın suçu tam olarak hangi kanun maddesi uyarınca işlediği, hangi unsurların oluştuğu gibi konuların açıkça belirtilmemesi sebebiyle kararın hükümsüz olduğu vurgulanıyor. Bu nedenle TCK’nun 289/3. maddesi uyarınca önödeme bildirimi yapılması ve sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilirken, kararda geçen kanun maddeleri arasında TCK’nun 34, 230 ve 289. maddeleri yer alıyor.
17. Ceza Dairesi         2020/4023 E.  ,  2020/5070 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma
    HÜKÜM : Mahkumiyet


    Yerel mahkemece sanık hakkında muhafaza görevini kötüye kullanma suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    1-T.C.Anayasa"nın 141 ve 5271 sayılı CMK"nun 34, 230 ve 289. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının denetimine imkan verecek şekilde açık ve gerekçeli olması, gerekçe bölümünde mevcut delillerin tartışılması, değerlendirilmesi, reddedilen veya kanıtlama yönünden üstün tutulan delillerin neler olduğu ve nedenlerinin gösterilmesi, delillerle sonuç arasında bağ kurulması, bir başka deyişle eldeki delillerle neden bu sonuca varıldığının anlatılması gerektiği, tüm bunların ışığında ulaşılan kanaat, sanığın suç oluşturduğu kabul edilen eylemi, bunun yasal unsurları ve nitelendirmesi, uygulanacak kanun maddeleri ve CMK’nun 230. maddesinde belirtilen diğer unsurların bulunması gerektiği gözetilmeden hükmün açıklanmasının geriye bırakılmasına dair karara atıfta bulunularak gerekçesiz şekilde karar verilmesi,
    Kabul ve uygulamaya göre de;
    2-Sanığın borçlunun kız kardeşi olduğu, borç nedeniyle eşyaların haczedildiği evde kız kardeşinin yanında geçici olarak kaldığı, sanığa yediemin olarak teslim edilen eşyaların sanık evden ayrıldıktan sonra bulunamaması hususu gözetilerek, sanığın dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranması sonucu mahcuz eşyaların kaybolmasına neden olmak sebebiyle TCK"nun 289/3. maddesi uyarınca önödeme bildirimi yapılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, yazılı gerekçe ile TCK’nun 289/1. maddesi uyarınca mahkumiyet hükmü kurulması,
    3-Sanığa asgari hadden para cezası tayin edildiği belirtilmiş olmasına rağmen herhangi bir teşdit gerekçesi gösterilmeden 90 gün adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’un temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 09/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.