Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9085
Karar No: 2015/15889
Karar Tarihi: 21.12.2015

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/9085 Esas 2015/15889 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2015/9085 E.  ,  2015/15889 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : KADASTRO

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan 132 ada 2, 14, 22, 24, 42, 43 ve 52 parsel sayılı 28561.31, 566.83, 8024.95, 8353.34, 13969.85, 7563.92, 2036.82 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle 132 ada 2 sayılı parsel ..., 132 ada 14 sayılı parsel ..., 132 ada 22 sayılı parsel ..., 132 ada 24 sayılı parsel ..., 132 ada 42 sayılı parsel ..., 132 ada 43 sayılı parsel ..., 132 ada 52 sayılı parsel ölü ... ve ... adına tespit edilmiştir. Davacı Hazine, taşınmazların kaçak ve yitik kişilerden kaldığı, 1936 yılı umumi tahririnde kayıtlı bulunduğu ve devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne ve çekişme konusu 132 ada 2, 22, 14, 52 sayılı parsellerin mera olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline yazılmasına, 132 ada 24, 42 ve 43 sayılı parsellerin tespit gibi davalılar adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine temsilcisi ve davalı ... mirasçıları tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan çekişme konusu 132 ada 2, 14 ve 22 sayılı parsellere ilişkin hükmün ONANMASINA,
    2- Çekişme konusu 132 ada 24, 42 ve 43 sayılı parsellere ilişkin temyiz itirazlarına gelince; taşınmazların kaçak ve yitik kişilerden kalan yerlerden olmadığı mahkemece toplanıp, değerlendirilen delillerle belirlenmiştir. Ancak kadastro tespitine herhangi bir kayıt ve belge esas alınmayan taşınmazın tarım arazisi niteliğinde bulunduğu ve davalı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Çekişmeli taşınmazların sınırında 132 ada 58 sayılı mera parseli bulunduğu halde, yöntemince mera araştırması yapılmamış, komşu mera parselinin kadim ya da tahsisli mera olup olmadığı araştırılmamıştır. Doğru sonuca ulaşılabilmesi için taşınmazların bulunduğu yerde varsa mera tahsis karar, ekleri ve haritaları ile çekişmeli taşınmaza komşu parsellerin onaylı tutanak suretleriyle dayanağı olan belgeler getirtilip, dosya ikmal edildikten sonra mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen komşu köylerde ikamet edip davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek üç kişilik yerel bilirkişi ve aynı yöntemle belirlenecek taraf tanıkları, tüm tespit bilirkişileri, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulu ve fen bilirkişi huzuruyla keşif icra edilmeli, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, komşu 132 ada 58 sayılı mera parselinin öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmazlar ile komşu mera parseli arasında ayırıcı nitelikte unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, mahkemenin, taşınmazların konumu ve niteliğine ilişkin gözlemi tutanağa geçirilmeli, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, taşınmazların öncesinin mera, yaylak veya kışlak olup olmadığı, taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olması halinde imar ve ihyaya konu edilip edilmediği, imar ve ihyaya konu edilmiş ise, ihyanın hangi tarihte başlayıp, ne zaman bitirildiği, zaman içinde sınırlarında mera yönünden genişleme olup olmadığı, hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı, ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanaktan ve dayanakları ile denetlenmeli, yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin tutanaktaki beyanlara aykırı düşmesi halinde tespit bilirkişileri tanık sıfatıyla dinlenilerek beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, 3 kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde ve komşu parsellerin dava dosyalarındaki bilirkişi raporları da değerlendirilerek çekişmeli taşınmazların toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden komşu mera parselinden nasıl ayrıldığı, mera ile arada doğal ya da yapay ayırt edici bir sınır bulunup bulunmadığı ve taşınmazların meradan açılan bir yer olup olmadığını açıklayıp, tarımsal niteliğini belirten, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş somut verilere dayalı ayrıntılı rapor alınmalı, fen bilirkişisine keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli, çekişmeli taşınmaz ile komşu mera parselinin konumlarını yan kesit krokisi ile gösteren rapor ve harita düzenlettirilmeli, taşınmazların etrafında bulunan komşu parsellere ilişkin dava dosyalarındaki ziraat bilirkişi raporları ve komşu taşınmazların kesinleşme durumları da nazara alınmalı, yapılan araştırma ve inceleme sonucu taşınmazların öncesinin mera olduğunun anlaşılması halinde meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin hukukça bir değer taşımayacağı düşünülmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, bu hususlar yerine getirilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz, davacı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile 132 ada 24, 42 ve 43 sayılı parsellere ilişkin hükmün BOZULMASINA,
    3- Çekişme konusu 132 ada 52 sayılı parsele ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Mahkemece dava konusu taşınmazın sınırında bulunan mera parselinin devamı olduğu ve meradan açıldığı kabul edilmek suretiyle hüküm kurulmuş ise de; taraf teşkili dava koşulu olup, usulen taraf teşkili sağlanmadan davanın esasına girilerek hüküm kurulamaz. Somut olayda 132 ada 52 sayılı parselin tespit maliki ..."a dava dilekçesi ve duruşma günü için çıkarılan tebligat her ne kadar 24.09.2007 tarihinde bizzat tebliğ edilmiş ise de dosyaya getirtilen nüfus kayıt örneğine göre ... tebliğ tarihinden önce 25.04.2004 tarihinde öldüğü anlaşılmaktadır. Bu durumda ölü kişi adına bizzat yapılan tebligat geçersiz olup, ... mirasçıları usulüne uygun olarak davaya dahil edilmediğinden taraf teşkilinin sağlanmadığı kuşkusuzdur. Hal böyle olunca; davalı ... mirasçılarına dava dilekçesi ve duruşma günü yöntemine uygun şekilde tebliğ edilerek taraf teşkili sağlandıktan sonra tarafların iddia ve savunmalarına ilişkin tüm deliller toplanıp değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu yön göz ardı edilmek suretiyle duruşmaya başlanarak, davanın esasına ilişkin hüküm kurulması isabetsiz, davalı mirasçıların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile çekişme konusu 132 ada 52 sayılı parsele ilişkin hükmün BOZULMASINA, 21.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi