2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3829 Esas 2015/2666 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/3829
Karar No: 2015/2666
Karar Tarihi: 11.06.2015

2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/3829 Esas 2015/2666 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul 16. İcra Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edildi. Dosya incelendi ve temyiz isteği reddedildi. Ancak, dava açan belge olması nedeniyle müşteki tarafından icra ceza mahkemesine verilecek olan şikâyet dilekçesinin, şüpheli veya şüphelilerin isimleri ve şikâyet konusu olaya ilişkin bilgileri taşıması gerektiği ancak iddianamenin bütün şekil şartlarını içermesi zorunluluğu bulunmadığı belirtildi. Somut olayda, şikayet dilekçesi ekindeki belgelerden tasfiye memuru M.T. hakkında şikayetçi olunduğu anlaşılmasına rağmen, sanığın hukuki durumunun takdir edilmediği için yazılı şekilde red kararı verilmesi kanuna aykırı bulundu. Bu nedenle, hükmün bozulması ve yargılamanın devam ettirilmesi kararlaştırıldı.
Kanuna aykırılık suçunun işlendiği iddiasıyla açılan davanın dilekçe şartlarının neler olduğu şu kanun maddeleriyle belirtilmiştir:
- 2004 sayılı Kanun'un 441. maddesi
- CMK'nın 5271 sayılı kanunun 170. maddesi

19. Ceza Dairesi 2015/3829 E. , 2015/2666 K.

"İçtihat Metni"

Tebliğname No : IC - 2013/73503
MAHKEMESİ : İstanbul 16. İcra Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 14/11/2012
NUMARASI : 2012/4 (E) ve 2012/611 (K)
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre,
YCGK"nın 2013/11-472 E. 2014/533 K. ve 2014/11-301 E. 2014/551 K. sayılı kararlarında da belirtildiği üzere, dava açan belge olması nedeniyle müşteki tarafından icra ceza mahkemesine verilecek olan şikâyet dilekçesinin, şüpheli veya şüphelilerin isimleri ve şikâyet konusu olaya ilişkin bilgileri taşıması gerekli olmakla birlikte, bu dava dilekçesinin 5271 sayılı CMK’nın 170. maddesinde belirtilen iddianamenin bütün şekil şartlarını içermesi zorunluluğu bulunmamasına göre, somut olayda 09.01.2012 havale tarihli şikayet dilekçesi ekindeki belgelerden tasfiye memuru M.T.hakkında şikayetçi olunduğunun anlaşılması karşısında, yargılamaya devamla sanığın hukuki durumunun takdiri gerekirken, yazılı şekilde red kararı verilmesi,
Kanuna aykırı, şikayetçi vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 11.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.