5. Ceza Dairesi 2018/1590 E. , 2021/3706 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇTAN ZARAR GÖREN : Hazine
SUÇ : İcbar suretiyle irtikap (beş kez), icbar suretiyle irtikaba teşebbüs (bir kez)
HÜKÜM : Mağdur ...’a yönelik icbar suretiyle irtikap suçundan beraat, atılı diğer suçlardan mahkumiyet
EK TEBLİĞNAMEDEKİ DÜŞÜNCE : Onama
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi;
CMK"nin 260/1. maddesine göre irtikap suçundan katılan sıfatını alabilecek surette zarar görmüş olan Hazinenin kanun yoluna başvurma hakkının bulunması ve hükümlerin vekili tarafından süresinde temyiz edilmesi karşısında, 3628 sayılı Kanun"un 18. maddesindeki "...Hazine avukatının yazılı başvuruda bulunması halinde Maliye Bakanlığı, başvuru tarihinde müdahil sıfatını kazanır" düzenlemesinin verdiği yetkiye ve CMK"nin 237/2. maddesine dayanılarak Hazinenin katılma talebinin KABULÜNE, incelemenin sanık ... müdafin mahkumiyet, katılan Hazine vekilinin ise beraat ve mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarıyla sınırlı olarak yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mağdur ..."a yönelik eylemi nedeniyle irtikap suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraat hükmü usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılan Hazine vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
Sanık hakkında irtikap ve irtikaba teşebbüs suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Cebri irtikap suçu, kamu görevlisinin sıfat ve görevini kötüye kullanarak kişiyi tazyik etmesi ile başlayıp, bu sıkıştırma karşısında ferdin de memurun haksız işlemlerini önlemek zorunluluğunu duyarak ona menfaat temin ve vaat etmesi ile oluşur. Kamu görevlisi açıkladığı istekler yerine getirilmezse mağdurun işini yapmayacağını söylemek suretiyle onu manevi cebir altında bulundurmaktadır. Böyle haksız bir durumla karşılaşan ve haklı işinin kamu görevlisi tarafından yapılmayacağı veya geciktirileceği ya da haksız bir muameleye maruz kalacağı endişesine kapılan mağdur belli bir şiddete ulaşmış olan bu manevi cebrin etkisiyle ve hakkını elde etmek zorunluluğu karşısında haksız olarak istendiğini bildiği parayı ve sair menfaatleri kamu görevlisine vermekte ya da vaat etmektedir. Burada fert meşru zeminde bulunmaktadır.
Rüşvet suçu ise; (6352 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten sonraki hukuki düzenlemelere göre) bir kamu görevlisinin görevinin ifasıyla ilgili bir işi yapması veya yapmaması için, doğrudan veya aracılar vasıtasıyla, kendisine veya göstereceği bir başka kişiye menfaat sağlamasıyla oluşacak ve ayrıca bu suçta her iki tarafın da gayrimeşru zemin içinde bulunmaları gerekecek, taraflar arasında serbest irade ile yapılan anlaşmanın vuku bulduğu anda rüşvet suçu meydana gelecektir.
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde; suç tarihinde önleyici hizmetler büro amirliğinde polis memuru olarak görev yapan, durdurduğu şahısların kimlik ve pasaportunu sorma, GBT uygulamasını yapma, yine durdurduğu araçlara ilişkin her türlü evrakı kontrol ederek eksikliklerini tespit etme yetkisi olan, aranan şahıs, suç unsuru ya da araçlarla ilgili eksiklik tespiti durumunda bunlar hakkında ilgili birime bilgi verme yükümlülüğü bulunan sanığın 07/10/2012 tarihinde ... plaka sayılı araçta ... ile birlikte bulunan Özbekistan uyruklu mağdur ..."dan menfaat temin etmesi olayında eyleminin icbar suretiyle irtikap suçunu oluşturduğu kabulünde bir isabetsizlik bulunmamakla birlikte sanığın 02/09/2012 tarihinde durdurduğu ... plaka sayılı aracın sürücüsü ... ’ın sürücü belgesi olmaması nedeniyle araç ruhsatı ile birlikte araçta bulunan ...’nın sürücü belgesinin ibraz edilmesi sonrasında şahıslara belge olmaksızın araç kullanmanın cezası olduğunu söylediği, akabinde ...’in cebini kontrol ettiği sırada şahsın sanığa 5 Euro parayı gösterdiği, “bu değersiz, para etmez, aranızda para toplayın, mazot paramız yok” diyen sanığa ...’ün yaptığının kanunsuz olduğunu söylemesi üzerine herhangi bir işlem yapmadan adı geçenleri gönderdiği olayda eyleminin rüşvet almaya teşebbüs suçunu oluşturduğu,
Sanığın, 28/08/2012 tarihinde mağdur ...’in, 29/08/2012 tarihinde ise ...’nın kullandığı 34 plakalı servis araçlarını durdurarak evraklarını kontrol ettikten sonra güzergah izin belgesi bulunmadığı, güzergah dışı taşıma yaptıkları gerekçeleriyle araç belgelerini alıp mağdurları bekletmek ve cezalarının ağır olduğunu, emniyete götürmesi gerektiğini söylemek suretiyle mağdurlardan menfaat temin ettiği, ayrıca 06/11/2012 tarihinde durdurduğu
... plaka sayılı aracın camlarının filmli olması üzerine cezai işlem uygulayacağını söyledikten sonra mağdur ...’dan para alarak aracın gitmesine izin verdiği olaylarda ise; mağdur beyanları ve araçların güzergahları da göz önünde tutularak bahse konu araçların tüm ilgili evraklarının temin edilip servis araçlarının gerekli izin ve belgelere sahip olup olmadıkları, güzergah izin belgesi bulundurmalarının zorunlu olup olmadığı, zorunlu ise güzergah dışına çıkıp çıkmadıkları, ayrıca suç tarihi dikkate alınarak ... plaka sayılı aracın camlarının filmli olmasının mevzuata aykırılık teşkil edip etmediği hususlarının tespitinden sonra CMK"nin 135. maddesindeki katalog suçlar arasında irtikap suçunun bulunmaması nedeniyle rüşvet suçundan alınan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ile teknik araçlarla izleme kararlarına dayanılarak elde edilen delillerin irtikap suçundan açılan davada bu suçtan mahkumiyet kararı verilmesi durumunda hükme esas alınamayacağı da gözetilerek dosyadaki diğer delillerle birlikte değerlendirme yapılarak her bir olay yönünden suç vasfının belirlenip aynı vasıftaki suçlar yönünden temel cezanın ve zincirleme suç hükümlerinin buna göre takdir ve tayini gerektiği nazara alınmadan, eksik incelemeyle yazılı şekilde hükümler kurulması,
Kabule göre de;
Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 26/04/2016 tarihli ve 2014/118-2016/208 E.-K. sayılı Kararında da benzer şekilde belirtildiği üzere, irtikap suçu ile korunan hukuki yarar ve bu bağlamda suçun millete ve devlete karşı suçlar bölümünde düzenlenmesi karşısında, bu suçun mağdurunun toplumu oluşturan bireylerin tamamı, diğer bir ifadeyle kamu olduğu, eylemin belirli bir kişinin zararına olarak işlenmesi halinde bu kişinin mağdur değil, suçtan zarar gören olacağı nazara alınarak, fiilin zincirleme suç olarak kabulüyle tek suçtan hüküm kurulup, TCK"nin 3 ve 61. maddeleri de gözetilerek, ilgili kanun maddesinde öngörülen temel cezanın tayini ve zincirleme suç nedeniyle yapılacak artırımda alt ve üst sınırlar arasında takdir hakkının kullanılması suretiyle sonuç cezanın saptanması gerektiği gözetilmeden, sanığın icbar suretiyle irtikap suçuna teşebbüsten bir kez ve icbar suretiyle irtikap suçundan yazılı şekilde mağdur sayısınca olmak üzere dört kez cezalandırılmasına karar verilmek suretiyle fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı, katılan Hazine vekili ile sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA 15/09/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.
...
...
...
...