Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/16806
Karar No: 2020/602
Karar Tarihi: 19.02.2020

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/16806 Esas 2020/602 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davalı, yargılanan taşınmazın kendisine ait olduğunu iddia etmiş ancak davacı taraf kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği ileri sürerek tapunun kendisi adına düzenlenmesini talep etmiştir. Mahkeme, teknik bilirkişi raporuna dayanarak, taşınmazın davacı murislerinin mirasçılarına ait olduğuna hükmetmiştir. Ancak, davada tereke durumu söz konusu olduğundan, diğer mirasçılarının da davada yer almaları veya muvafakatlerinin alınması gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 713/1 maddesi
- 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddeleri.
16. Hukuk Dairesi         2016/16806 E.  ,  2020/602 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ


    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:


    Davacı ..., ... İlçesi ... çalışma alanında bulunan ve 1964 yılında yapılan kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmaz hakkında, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak, adına tescili istemiyle dava açmış; yargılama sırasında ... taşınmazın davacı ile ortak miras bırakanları olan ... "a ait olduğunu ileri sürerek mirasçılar adına tescili istemi ile davaya katılmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, fen bilirkişinin raporu ekindeki krokide (A) harfi ile gösterilen 6.287,39 metrekare yüzölçümündeki taşınmazın, yeni bir parsel numarası verilmek suretiyle muris ..."ın mirasçıları adına miras payları oranında tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili, Hazine vekili ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, 4721 sayılı TMK"nın 713/1, 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 14. ve 17. maddelerine dayalı olarak açılan tapusuz taşınmazın tescili isteğine ilişkindir. Mahkemece, dava konusu taşınmazın teknik bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen bölümü üzerinde, zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu gerekçesiyle, davacının murisi ... mirasçılarının miras payları oranında adlarına tesciline karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Davacı, taşınmazın kendi adına tescili istemi ile dava açmış; yargılama sırasında müdahil ..., dava konusu taşınmazın, davacı ile ortak murisleri olan ... ’a ait olduğunu, onun ölümüyle kendilerine kaldığını ileri sürerek mirasçılar adına tescilini talep etmiş, Mahkemece de müdahilin davasının kabulüne karar verilmiş ve bu hüküm sadece yukarıda adı geçen davalılar tarafından temyiz edilmiş olup, davacı, karara karşı çıkmamıştır. Açıklanan niteliği itibariyle dava, kök murisin terekesine karşı, 3. kişi durumunda bulunan Hazine ile ilgili kamu tüzel kişiliklerine karşı açılmış olduğundan davaya tereke adına devam edilebilmesi için, murisin tüm mirasçılarının davada taraf olması veya muvafakatlerinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci atanması zorunludur. Somut olayda, davacı ile müdahil dışında murisin eşi ...’ın da mirasçı olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar müdahale dilekçesi adı geçene tebliğ edilmişse de, tebligatı alan ...’ın davaya muvafakati bulunmadığı gibi, müdahale dilekçesinin tebliğ edilmesi ve kendisine taraf sıfatı kazandırmayacaktır.
    Hal böyle olunca, davacı ve müdahil davacıya, murisleri... "ın kendileri dışındaki mirasçısı ..."ın davaya muvafakatinin sağlanması, bunun mümkün olmaması halinde terekeye temsilci tayin ettirilmesi konusunda süre ve imkan tanınmalı, bu şekilde aktif dava ehliyetinin sağlanması halinde işin esası yönünden inceleme yapılıp sonucuna göre karar verilmelidir. Mahkemece bu husus üzerinde durulmadan işin esasına girilip, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulüyle, hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalı ... ve ..."na iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.














    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi