4. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/4721 Karar No: 2020/1189 Karar Tarihi: 09.03.2020
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/4721 Esas 2020/1189 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2017/4721 E. , 2020/1189 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı... Elektrik AŞ vekili Avukat ... ... tarafından, davalı ... aleyhine 12/11/2012 gününde verilen dilekçe ile icra takibine vaki itirazın iptali talebi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; itirazın kısmen kabulüne dair verilen 04/06/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili; ... Mahallesi, ... Caddesi, ... Soyak Sitesi .../... adresinde, davalının yağmur suyu kanal inşaatı amacıyla kazı çalışmaları yaptırdığını, bu çalışmalar sırasında müvekkiline ait elektrik kablolarına zarar verildiğini ve hasar bedelinin zamanında ödenmediğini, davalı aleyhine icra takibi başlatıldığını, davalının takibe haksız olarak itiraz ettiğini belirterek itirazın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili; davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece; alınan bilirkişi raporu benimsenerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davalı ...’nın, yağmur suyu kanal projesi kapsamında yaptırdığı çalışmalar esnasında davacıya ait elektrik kablolarına zarar verilmiştir. İdari bir kuruluş olan belediyenin yasaların kendisine yüklediği görevi hiç veya gereği gibi yerine getirmemesi hizmet kusuru niteliğindedir. Temyiz aşamasında, 25/08/2017 tarih ve 30165 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 694 sayılı Olağanüstü Hal Kapsamında Bazı Düzenlemeler Yapılması Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamenin 8. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun 42. maddesine eklenen fıkrada; “İdari yargının görev alanına giren konularda ilamsız takip yoluna başvurulamaz” şeklinde; yine aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 9. maddesi ile 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na eklenen geçici 13. maddede; “İdari yargının görev alanına giren konularda, bu maddenin yürürlüğe girdiği tarihten önce başlatılmış ilamsız icra takipleri hakkında, talep üzerine icra müdürünce 42’nci maddenin üçüncü fıkrası uyarınca dosya üzerinden düşme kararı verilir ve karar alacaklıya resen tebliğ edilir. Alacaklı, düşme kararının tebliğinden itibaren yedi gün içinde şikayet yoluna başvurabilir. Düşme kararının kesinleşmesinden itibaren otuz gün içinde idari yargı merciinde dava açılabilir. Düşme talebinin reddine veya düşme kararı hakkındaki şikayetin kabulüne ilişkin karar kesinleşmeden takibe devam edilemez. Birinci fıkra kapsamındaki ilamsız icra takipleri hakkında açılmış itirazın iptali veya itirazın kaldırılması davalarında talep üzerine, karar verilmesine yer olmadığına karar verilir. Tarafların yaptığı takip ve yargılama giderleri ile vekalet ücreti üzerlerinde bırakılır. Bu kararın kesinleşmesi üzerine takip dosyası icra müdürlüğüne iade edilir ve takip hakkında birinci fıkra uyarınca işlem yapılır” şeklinde düzenleme yapılmıştır. Dava konusu uyuşmazlığın niteliğine ve anılan K.H.K. hükümleri resen gözetilmesi gerektiğine göre, 694 sayılı KHK’nın 8 ve 9. maddeleri değerlendirilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, bozma nedenine göre davacının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.