Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/11698 Esas 2014/12791 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11698
Karar No: 2014/12791

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2014/11698 Esas 2014/12791 Karar Sayılı İlamı

2. Hukuk Dairesi         2014/11698 E.  ,  2014/12791 K.

    "İçtihat Metni"

    ....

    Yukarıda tarihi, konusu ve tarafları gösterilen hükmün; bozulmasına dair Dairemizin 27.02.2014 gün ve 18487-4071 sayılı ilamıyla ilgili karar düzeltme isteminde bulunulmakla, evrak okundu, gereği düşünüldü;

    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 1.10.2011 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, bu Kanuna 6217 sayılı Kanunla ilave edilen geçici 3. maddenin (1.) bendinde, Bölge Adliye Mahkemelerinin göreve başlama tarihine kadar, 1086 sayılı Kanunun kanun yollarına ilişkin hükümlerinin uygulanmasına devam olunacağı hükme bağlandığından, karar düzeltme talebinin incelenmesi gerekmiştir.
    Temyiz ilamında yer alan açıklamalara göre Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 440. maddesinde sayılan sebeplerden hiçbirisine uygun olmayan karar düzeltme isteğinin REDDİNE, aynı Kanunun 442/3. maddesi gereğince; bu maddede gösterilen para cezasının miktarı 5252 sayılı Kanunun 4. maddesiyle artırıldığından ve aynı yasanın 7. maddesiyle; ceza, idari para cezasına dönüştürüldüğünden, 5326 sayılı Kabahatler Kanununun 17. maddesinin 7. fıkrasıyla da idari para cezaları her takvim yılı başından geçerli olmak üzere, önceki yıl uygulanan miktarın, o yıl için belirlenmiş olan yeniden değerleme oranında artırılarak uygulanacağı öngörülmüş olmakla, bu suretle hesaplanan 227.00 TL. idari para cezasının ve Harçlar Kanunu uyarınca alınması gerekli 52.40 TL. ilam harcının karar düzeltme talep edene yükletilmesine, peşin harcın mahsubuna, oyçokluğuyla karar verildi.09.06.2014 (Pzt.)
    ....



    ...
    Aile konutu üzerinde lehine ipotek tesis edilen banka tacirdir. Türk Ticaret Kanunu hükümlerine göre her tacir, ticaretine ait bütün faaliyetlerinde basiretli hareket etmekle yükümlüdür. (e.TTK. m. 20/2, 6012 s. TTK. m. 18/2) Bu yükümlülüğü, alacağına teminat olarak gösterilen taşınmazın fiili ve hukuki durumunu bilmeyi de gerektirir. Durumun gereklerine göre kendisinden beklenen özeni göstermeyen kimse iyiniyet iddiasında bulunamaz. (TMK. m.3/2) Dosya kapsamından, davalı bankanın özen yükümlülüğünü yerine getirmediği anlaşılmaktadır. Vakıa ve karinelerden iyiniyet iddiasında bulunamayacak durumu belirmiş olanın kötüniyetinin diğer tarafça ispat edilmesine de lüzum yoktur. Bu bakımdan, bu hukuki ve fiili olgulara dayanan yerel mahkemenin kararında bir isabetsizlik bulunmadığı kanısındayım. Bu sebeple davacının bu hususlara temas eden karar düzeltme talebi haklı ve yerinde olup, kabulü ile Dairemizin bozma kararının kaldırılarak yerel mahkeme kararının onanması gerektiği düşüncesiyle sayın çoğunluk görüşüne katılmıyorum.


    ....


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.