17. Hukuk Dairesi 2015/18493 E. , 2016/4542 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili, davalı ... A.Ş. vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-KARAR-
Davacı vekili; davalı ... A.Ş.ye ait, diğer davalının sevk ve idaresindeki aracın tam kusurlu olarak davacıya ait araca çarpması sonucu davacı aracında hasar oluştuğunu, davalı sigortacısı tarafından hasara ilişkin olarak 20.000,00 TL ödeme yapıldığını, belirli hale geldiğinde artırılmak üzere araçta karşılanmayan hasar bedeli 23.460,00 TL, değer kaybı 8.000,00 TL ve tamir süresince çalışamayarak uğradığı kazanç kaybı 500,00 TL"nin kaza tarihi olan 17/11/2011 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davacı vekili 28/04/2014 tarihli dilekçesi ile davayı ıslah ederek, dava dilekçesi ile talep ettiği değer kaybını 2.000,00 TL, kazanç kaybını da 3.500,00 TL artırmıştır.
Davalı ... A.Ş. vekili; davacı tarafından yaptırılan kusur ve hasar tespitini kabul etmediğini, talebin fahiş olduğunu ve davanın haksız olduğunu belirterek reddine karar verilmesini istemiştir.
Davalı ...; davacı tarafından yaptırılan kusur ve hasar tespitini kabul etmediğini, talebin fahiş olduğunu ve davanın haksız olduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 19.500,04 TL maddi hasar bedelinin kaza tarihi olan 17/11/2011 tarihinden, 500,00 TL kazanç kaybının 08/12/2011 tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte ayrıca 2.000,00 TL hasar bedeli ile 3.500,00 TL kazanç kaybının davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş; hüküm davacı vekili, davalı ... A.Ş. vekili ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde, dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre; davacı vekilinin, davalı ... A.Ş. vekilinin ve davalı ..."ın yerinde görülmeyen aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek Gerekmiştir.
2-Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemine ilişkindir.
Davacı vekilince temerrüt faizi olarak ticari faiz istenilmiş, ancak mahkemece yasal faize hükmedilmiştir. Oysa zarara neden olan araç maliki ... A.Ş. olup ticari faaliyet sırasında zarara neden olmuştur. Bu itibarla davada temerrüt faizi olarak ticari faize hükmedilmesi gerekirken yasal faize hükmedilmiş olması doğru deyildir.
3-Davalı ... A.Ş. vekilinin ve davalı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Davacı vekili dava dilekçesinde yaptırılan tespit sonucu tamir bedelinin 43.460,00 TL hesaplanmasına göre 20.000 TL sigorta şirketi ödemesinden bakiye kalan ve karşılanmayan hasarı için şimdilik 20.000 TL talepte bulunmuştur.
Araçta meydana gelen hasar yönünden alınan 06/08/2013 tarihli makina mühendisi raporunda ise davacı aracının tamirine yönelik sunulan faturanın uygun olduğu ve hasar bedelinin 31.500,04 TL olduğu yönünde görüş bildirmiştir. Davalı taraf, olay tarihi itibariyle meydana gelen gerçek zarardan sorumludur. Araç hasarı bakımından fatura bedelinin uygun olduğunu bildiren bilirkişi raporu ayrıntılı ve açık olmadığından hükme elverişli değildir.
Bu durumda mahkemece, önceki bilirkişiden, davacı aracında olay tarihi itibariyle meydana gelen gerçek zararının (hasar bedelinin) tespiti hususunda, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli bir ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Hükme esas alınan bilirkişi raporunda araçtaki değer kaybının tespiti, Dairemizce değer kaybının belirlenmesi hususunda esas alınan, aracın kaza tarihindeki hasar görmemiş 2.el piyasa değeri ile kazadan sonra onarılmış haldeki 2.el piyasa değeri arasındaki fark kriterine uyulmaksızın aracın yaşı, hasar durumu ve piyasa koşullarına göre genel bir niteleme yapılarak sağlanmıştır. Değer kaybı konusunda genel bir değerlendirme ile değer kaybının tespit olunduğu bilirkişi raporuna dayalı olarak hüküm kurulamaz.
Bu durumda mahkemece aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının yeniden hesaplanması konusunda aynı bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu biçimde eksik inceleme ile hükme elverişli olmayan bilirkişi raporuna göre hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
5- M.K.’nun 6.maddesine göre, herkes iddiasını ispat etmek zorundadır. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kazanç kaybı hesaplanırken herhangi bir somut delile dayanılmamıştır. Davacının kazanç kaybına ilişkin delilleri sorularak ibraz edilen belgelere göre ve tamir süresi için günlük net kazancı vergi dairesi, taşıyıcılar kooperatifi gibi yerlerden araştırılarak bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde eksik inceleme ile hüküm kurulması isabetli değildir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin, ... A.Ş. Vekilinin ve davalı ..."ın sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin (3), (4) ve (5) numaralı bentlerde açıklanan nedenlerle davalı ... A.Ş. Vekilinin ve davalı ..."ın temyiz isteminin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacı, davalı ... A.Ş. ve ..."a geri verilmesine 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.