12. Ceza Dairesi 2014/10412 E. , 2015/8371 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 2863 sayılı Kanunun 65/b, 5237 sayılı TCK"nın 62, 53, 58 maddeleri uyarınca mahkumiyet ve hapis cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
08/10/2013 tarih ve 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesine göre, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin tescil kararlarının, 7201 sayılı Tebligat Kanunu uyarınca maliklere tebliğ edileceği; sit alanlarının, tabiat varlıklarının ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin tescil kararlarının da Resmî Gazete’de yayımlanmakla birlikte, Bakanlığın internet sayfasında bir ay süreyle duyurulacağı;
Belirtilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; sanığın mülkiyetinde olup, ...Koruma Kurulunun 17/07/1987 tarih ve 3552 sayılı kararı ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescilli ... Kalesinin içerisinde bulunan,...Koruma Bölge Kurulunun 16/03/2001 tarih ve 1384 sayılı kararı ile belirlenen 1. derece arkeolojik sit alanında yer alan dava konusu taşınmaz üzerinde önceden mevcut olan müştemilatların yanı sıra, 2-3 metre aralıklı ve yaklaşık 3 metre yüksekliğinde ahşap direklerin üzerleri örtülerek oturma yerlerinin düzenlendiği, burçlar üzerine masa ve sandalyeler konulduğu, keşif tarihinde aynı uygulamaların mevcudiyetini koruduğunun belirlendiği,... Yüksek Kurulunun, ... Koruma ve Kullanma Koşullarına ilişkin 658 sayılı ilke kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanlarının korumaya yönelik bilimsel çalışmalar dışında aynen korunacak alanlar olduğunun, bu alanlarda hiçbir yapılaşmaya izin verilemeyeceğinin ön görüldüğü, sanık tarafından 02/09/2004 tarihinde yapılan tespitte 12 adet demir direk dikerek yörük kıl çadırı, büfe, tuvalet ve lavabo yapmak suretiyle fiziki ve inşai müdahalede bulunduğunun belirlenmesi üzerine hakkında yürütülen soruşturma ve yapılan yargılama neticesinde, ... Ağır Ceza Mahkemesinin 2004/304 esas ve 2005/49 sayılı kararı ile söz konusu uygulamaların basit ve her zaman kaldırılabilir nitelikte olduğundan bahisle sanığın beraatine hükmedildiği, suça konu yerin sit alanı özelliğini bilen sanığın söz konusu yerde çay bahçesi yapılmasına izin verilmesine dair talebinin Kurul tarafından olumlu görülmemesine karşın, eyleminde ısrar ederek, bu kez ahşap direkler üzerine kıl çadır örterek oturma mekanları oluşturduğu, kale burçlarına masa ve sandalyeler koyduğu, böylece sanığın kastının dava konusu yerde süreklilik arz edecek şekilde bir tesis oluşturma ve işletmeye matuf olduğu, suça konu uygulamaların 1. derece arkeolojik sit alanına fiziki müdahale teşkil ettiği anlaşılmakla,
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına ve beraatine karar verilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
... bünyesinde suç tarihi itibariyle faaliyette olan koruma uygulama ve denetim bürosunun bulunması karşısında hükümden önce, 11/10/2013 günlü Resmi Gazete"de yayınlanarak yürürlüğe giren 6498 sayılı Kanun ile 2863 sayılı Kanun"da, 65/1 ve 65/4 maddelerinin uygulanmasına ilişkin olarak getirilen değişiklikler yönünden sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik soruşturma ve hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 18/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.