10. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/1393 Karar No: 2016/10193 Karar Tarihi: 20.06.2016
Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/1393 Esas 2016/10193 Karar Sayılı İlamı
10. Hukuk Dairesi 2016/1393 E. , 2016/10193 K. "İçtihat Metni"
Mahkemesi Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, davacının Kurumca yersiz tahsil edilen primlerin iadesi istemine ilişkindir. Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 81. maddesinin 1. fıkrasının (ı) bendinde, bu Kanunun 4. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi kapsamındaki sigortalıları çalıştıran özel sektör işverenlerinin, bu maddenin 1. fıkrasının (a) bendine göre malûllük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primlerinden, işveren hissesinin beş puanlık kısmına isabet eden tutarının Hazinece karşılanacağı, işveren hissesine ait primlerin Hazinece karşılanabilmesi için, sigortalılarla ilgili olarak bu Kanun uyarınca aylık prim ve hizmet belgelerinin yasal süresi içerisinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmesinin, sigortalıların tamamına ait sigorta primlerinin sigortalı hissesine isabet eden tutarı ile Hazinece karşılanmayan işveren hissesine ait tutarının yasal süresinde ödenmesinin, Sosyal Güvenlik Kurumuna prim, idari para cezası ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmamasının koşul olduğu belirtilmiştir. Davacı eldeki davada, yukarıda zikredilen prim teşvikinden yararlandırılmaması nedeni ile fazla ödediği primlerin iadesini talep etmekte olup davanın yasal dayanağı belirtildiği gibi 5510 sayılı Kanunun 81. maddesidir. Bu halde anılan Kanunun 101. maddesinin “Bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür.” hükmü gereği, davaya bakma görevinin İş Mahkemesinin görevine girdiği belirgindir. Hâl böyle olunca, Mahkemece görevli mahkemenin İş Mahkemesi olduğu gözetilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu, işin esasına girilerek, yazılı şekilde hüküm kurulması, usûl ve yasaya ayıkırı olup bozma nedenidir. O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 20.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.