Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/3671
Karar No: 2020/1181
Karar Tarihi: 09.03.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2018/3671 Esas 2020/1181 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucu, davacı tarafından 2330 sayılı kanundan kaynaklı rücuen tazminat istendiği için davalı aleyhine dava açıldı. Ancak, davacı vekilinin temyiz başvurusu ve mahkeme gerekçeli kararının davalıya usulüne uygun şekilde tebliğ edilmediği ortaya çıktı. Tebligatın bilinen en son adres yerine adres kayıt sistemindeki adresine yapılması usulüne uygun değildi. Bu nedenle, davanın geri çevrilerek, eksikliklerin tamamlanması ve gerekli temyiz süresinin beklenmesi gerektiği belirtildi. Kanun maddeleri olarak, 7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun 10. maddesinin birinci fıkrası ve 6099 sayılı Kanun'un 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin ikinci fıkrası ile \"Tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina\" başlıklı 21. maddesinin ikinci fıkrası açıklandı.
4. Hukuk Dairesi         2018/3671 E.  ,  2020/1181 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ..."ne izafeten ... Mal Müdürlüğü vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 08/05/2015 gününde verilen dilekçe ile 2330sayılı Kanundan kaynaklanan rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 22/12/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosyanın incelenmesinde; mahkeme gerekçeli kararının ve davacı vekilinin temyiz başvuru dilekçesinin davalıya usulüne uygun olarak tebliğ edilmediği anlaşılmıştır. Şöyle ki, davalıya mahkeme gerekçeli kararı ve davacı vekilinin temyiz başvuru dilekçesi doğrudan adres kayıt sistemindeki (...) adresine 7201 sayılı Tebligat Kanunu 21/2. maddesine göre tebliğ edilmiştir.
    7201 sayılı Tebligat Kanunu"nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin birinci fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 sayılı Kanun"un 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin ikinci fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır. Aynı Kanun"un "Tebliğ imkânsızlığı ve tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesine, 6099 sayılı Yasa"nın 5. maddesi ile eklenen ikinci fıkrasında; "Gösterilen adres muhatabın adres kayıt sistemindeki adresi olup, muhatap adreste hiç oturmamış veya o adresten sürekli olarak ayrılmış olsa dahi, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza karşılığında teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırır. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır" hükmü yer almaktadır.
    Şu durumda davalıya yapılan gerekçeli karar ve davacı vekilinin temyiz dilekçesi tebliğinin yukarıda açıklanan tebligat aşamaları izlenmeksizin tespit edilen adresine çıkarılan tebligatın doğrudan ... şerhli Tebligat Kanunu’nun 21/2. maddesine göre yapıldığı anlaşılmakla, öncelikle davalının bilinen en son adresine tebligat çıkartılması, oradan sonuç alınamazsa adres kayıt sistemindeki adresine “... adresi” şerhi düşülmeksizin tebligat çıkartılması, buradan da sonuç alınamazsa o takdirde “... adresi” şerhi düşülerek Tebligat Kanunu"nun 21/2. maddesine göre tebligat yapılması gerekirken yukarıda anılan Kanun hükümleri uyarınca belirtilen yol ve yöntem izlenmeden yapılan tebliğ işlemi usulüne
    uygun değildir. Davalıya gerekçeli karar ve davacı vekilinin temyiz başvuru dilekçesi usulüne uygun şekilde tebliğ edilerek temyiz süresi beklendikten sonra dosyanın gönderilmesi için geri çevirme kararı verilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlanıp gerekli temyiz süresi beklendikten sonra, temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmek üzere dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 09/03/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.



















    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi