19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/2997 Karar No: 2015/2620 Karar Tarihi: 10.06.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/2997 Esas 2015/2620 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Tarsus 1.Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir karar temyiz edilmiş ve incelenmiştir. Sanık hakkında yükletilen suçun kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı ve suçun doğru olarak nitelendirildiği, yargılama sürecindeki tutanaklar ve belgeler incelendiği için temyiz isteği reddedilmiştir. Ancak, sanık hakkında verilen cezaya ilişkin olarak belirli kanun maddelerinin göz ardı edildiği için hüküm bozulmuştur. Bu kanun maddeleri, TCK'nın 53/1-c maddesindeki hak yoksunluğuna ilişkin düzenlemelerdir. Sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesi tarihine, altsoyu dışında kalan hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılması gerekmektedir. Ayrıca, vekalet ücretine ilişkin kısım da A.A.Ü.T. uyarınca belirlenen ücretin sanıktan alınarak katılan idareye verilmesi gerektiği şeklinde düzenlenmiştir.
19. Ceza Dairesi 2015/2997 E. , 2015/2620 K.
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/179021 MAHKEMESİ : Tarsus 1.Asliye Ceza Mahkemesi TARİHİ : 22/02/2011 NUMARASI : 2010/225 (E) ve 2011/124 (K) SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun" da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, 1- TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, sanık hakkında 1. Fıkranın (c) bendinde yazılı hak yoksunluğunun, sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesi tarihine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, 2- Kendini vekille temsil ettiren katılan idare lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca belirlenen vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılan idareye verilmesi yerine vekalet ücretinin hazineye irad kaydına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanığın temyiz iddiaları yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bozma sebebi 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca, yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bulunduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktasının; “5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (c) bendinde düzenlenen haklardan (güvenlik tedbirinden) ise koşullu salıvermeye kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin çıkarılarak yerine “5237 sayılı TCK"nın 53/1-c maddesinde belirtilen hak yoksunluğunun sanığın sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet veya kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmesi tarihine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” ibaresinin eklenilmesi ve vekalet ücretine ilişkin kısım çıkarılarak yerine ""Kendini vekille temsil ettiren katılan idare lehine hüküm tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T uyarınca belirlenen 1100,00 TL. vekalet ücretinin sanıktan alınarak katılan idareye verilmesine"" ibaresi eklenerek DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün bu bağlamda ONANMASINA, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.