Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1065
Karar No: 2019/4162
Karar Tarihi: 28.03.2019

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2017/1065 Esas 2019/4162 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı şirket, davalı avukatın kendilerine verilen vekaletnameyle dolandırıcılık davası açması ve suç duyurusunda bulunması için ödenen parayı geri talep etmektedir. Davalı avukat ise, daha önce yapılan anlaşmaya göre kendisine ödenmesi gereken parayı talep etmektedir. Mahkeme, davayı kabul ederek davacıdan davalının alacağı olan 8.000 GBP’yi tahsil etmesine karar vermiştir. Ancak hüküm kısmında, alacağın hem GBP hem de TL karşılığı gösterilmesi infazda tereddüt uyandıracağından, kararın bozulması gerektiği belirtilmiştir. 6100 sayılı HMK’nun 297/2. maddesi uyarınca hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların açık ve şüphe uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği açıklanmıştır.
13. Hukuk Dairesi         2017/1065 E.  ,  2019/4162 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR

    Davacı, ...’da faaliyet gösteren bir şirket olduklarını, 2008 yılı Mart-Nisan aylarında şirketin maruz kaldığı bir dolandırıcılık eylemi nedeniyle tazminat davası açması ve suç duyurusunda bulunması için davalı avukata 2.4.2009 tarihinde vekaletname verip, 6.4.2009 tarihinde de 5.000 GBP ödediklerini, davalının talebi üzerine 17.6.2009 tarihinde 3.000 GBP daha ödediklerini, ancak aradan geçen uzun zamana rağmen davalının dava açmadığı gibi, ilgililer hakkında suç duyurusunda da bulunmadığını, davalının haklı olarak azledildiğini, bu durumda ... oldukları paranın iade edilmesi gerektiğini ileri sürerek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, davalının uhdesinde haksız olarak bulundurduğu 8.000 GBP’nin (dava tarihindeki kur üzerinden 18.710 TL’nin) yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, azlin haksız olduğunu savunarak, davanın reddini dilemiş, karşı davada ise, davacı ile aralarındaki anlaşmaya göre toplamda ödenmesi gereken 27.352 GBP olduğunu, daha önce ödenen 8.000 GBP mahsubundan sonra kalan 19.352 GBP miktar alacağından, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 5.000 GBP’lik kısmın Türk Lirası karşılığı olan 11.610 TL’nın 2.4.2009 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
    Mahkemece, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucu, asıl davanın kabulü ile 8.000 GBP"nin (dava tarihi olan 02/03/2010 tarihindeki ... Cumhuriyeti ... Bankası döviz alış kuru olan 2.2871 TL üzerinden, TL karşılığı 18.296,80 TL) davalı-karşı davacıdan alınarak, davacı-karşı davalıya verilmesine, karşı davanın reddine, karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
    1-6100 sayılı HMK.nun 297/2. maddesinde "...hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında, açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" denilmek suretiyle, mahkeme hükmünde bulunması gereken hususlar belirtilmiş bulunulmaktadır. Anılan yasa hükmü uyarınca kararın hüküm kısmının açık ve şüphe uyandırmayacak şekilde yazılması gerekli ve zorunludur. Temyize konu mahkeme kararının incelenmesinde, hüküm kısmında, asıl dava yönünden kabul edilen alacağın hem GBP (İngiliz Sterlini) hemde Türk Lirası karşılığı gösterilmek suretiyle karar verilmiş olması infazda tereddüt uyandıracak niteliktedir. Bahsi geçen bu husus ise az yukarıda değinilen yasa hükmüne aykırıdır ve kararın bu nedenle bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir.
    2-Bozma nedenine göre tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenle tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren ... gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/03/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi