18. Ceza Dairesi Esas No: 2019/11691 Karar No: 2020/8689 Karar Tarihi: 07.07.2020
Hakaret - kasten yaralama - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2019/11691 Esas 2020/8689 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen hükümler temyiz edildi. Sanık, hakaret ve kasten yaralama suçlarından mahkum edildi. Temyiz isteği reddedildi ve dosya görüşüldü. Sanığın söylediği “sokturma ekmek parana sokturma davuluna” şeklindeki sözlerinin hakaret suçunu oluşturduğu anlaşıldı. Ancak hükümde bazı eksiklikler tespit edildiği için hükümler bozuldu. Bu eksiklikler arasında; hangi hukuksal gerekçelerle hapis cezasının tercih edildiğinin gösterilmemesi, sanığın cezasından artırım yapılmaması gerektiği halde yapılmaması, TCK'nın 53/1-b maddesinin uygulama olanağının ortadan kalkması gibi faktörler bulunuyor. 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağı gözetilerek, dosya yeniden esas/hüküm mahkemesine gönderildi. Kanun maddeleri: TCK'nın 86/3-e, TCK'nın 53/1-b, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi.
KARAR Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan sanığın, söylediği kabul edilen “sokturma ekmek parana sokturma davuluna” biçimindeki sözlerinin hakaret suçunu oluşturduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmeyerek yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1- Hakaret ve kasten yaralama suçlarının seçenekli ceza içermesi nedeniyle, hangi hukuksal gerekçelerle hapis cezasının tercih edildiğinin Yargıtay denetimine olanak verecek şekilde hükmün gerekçesinde gösterilmemesi, 2- Sanığın kovuşturma aşamasındaki beyanında; katılan ile aralarında itiş kakış yaşandığını beyan ettiği katılanın adli raporunda; “iki tırnak ve deride 2*1 kanama ve sıyrık” dışında yaralanma bulgusu belirlenmediği, sanığın katılanı silahtan sayılan bir alet ile gerçekleştirip gerçekleştirmediği hususunda her türlü şüpheden uzak delil bulunmadığı anlaşılmakla; sanığın cezasından TCK"nın 86/3-e maddesine göre artırım yapılmaması gerektiğinin gözetilmemesi, 3- TCK"nın 53/1-b maddesinin, Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile iptal edilmiş olması nedeniyle, uygulama olanağının ortadan kalkmış olması, Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca cezayı aleyhe değiştirme yasağının gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/07/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.