Esas No: 2020/28248
Karar No: 2022/6210
Karar Tarihi: 30.03.2022
Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/28248 Esas 2022/6210 Karar Sayılı İlamı
2. Ceza Dairesi 2020/28248 E. , 2022/6210 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iş yeri dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihinde yürürlüğe giren 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı nazara alınarak bu maddede öngörülen hak yoksunluklarının uygulanmasının, 15.04.2020 gün ve 31100 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanun’un 10. maddesi ile TCK’nın 53. maddesinde yapılan değişiklikle birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
1-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA,
2-Sanık hakkında hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;
a- Müştekinin beyanına göre, olay günü saat 18.30’da iş yerini kapattığını, ertesi gün saat 07.30 sıralarında iş yerine gittiğinde hırsızlık eyleminin gerçekleşmiş olduğunu söylediği, dosya içerisinde olay saatine ilişkin başka bir tespitinde bulunmadığı, UYAP'tan alınan güneşin doğuş ve batış çizelgesine göre, suç tarihinde gece vaktinin saat 16:55 ila 05:18 saatleri arasında kaldığının anlaşılması karşısında; şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereği hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçunun sanık lehine gündüz sayılan zaman dilimi içerisinde işlendiğinin kabul edilmesi gerektiği gözetilmeden, anılan suçlarının gece vakti işlendiğine ilişkin kanıtlar denetime olanak verecek biçimde karar yerinde gösterilip tartışılmadan, hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığının ihlali suçlarından kurulan hükümlerde 5237 sayılı TCK'nın 143. ve 116/4. maddeleri uygulanarak sanığa fazla ceza tayin edilmesi,
b-Kabule göre de;
Sanık hakkında düzenlenen iddianamenin sevk maddeleri arasında 5237 sayılı TCK'nın 116/4, 143 maddelerinin yer almadığının anlaşılması karşısında, 5271 sayılı CMK'nın 226. maddesi uyarınca ek savunma hakkı verilmeden TCK'nın 116/4, 143 maddeleri uygulanarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 30.03.2022 gününde oybirliğiyle karar verildi.