12. Ceza Dairesi 2014/17440 E. , 2015/8299 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : Beraat
2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete"de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;
Diğer yandan, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen "maliklere tebliğ" usulünün, bölge bazındaki tescil işlemlerinde değil, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının tescili söz konusu olduğunda uygulanacağı, başka bir deyişle, bir bölgenin sit alanı olarak belirlenip tescil edilmesi halinde, o bölgede yaşayan tüm vatandaşlara tebligat yapılmak suretiyle tescil kararının duyurulması şeklinde bir yöntem izlenmeyeceği, karar Resmi Gazete"de yayımlanıp Bakanlığın internet sayfasında bir ay süre ile duyurularak, bölge halkının sit tescilinden haberdar olmasının sağlanacağı;
Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;
Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde; ...Koruma Kurulu"nun 30/01/2002 tarih ve 9728 sayılı kararı ile kentsel + 3. derece arkeolojik sit alanı içerisinde kalan, ...Yüksek Kurulu"nun 20/06/1981 tarih ve A-2954 sayılı kararı ile korunması gerekli taşınmaz kültür varlığı olarak tescilli yapıda, restorasyon talebine ilişkin olarak. ... Koruma Kurulu"nun 19/09/2008 tarih ve 3511 sayılı kararı ile, yapının mevcut bölümlerine en az müdahaleyi gerektirecek, tercihen duvarlar ile döşemeler ayrı ayrı/kendi içlerinde çalıştıracak, gerekli yerlerde bu iki sistemi bağlayacak, mevcut bölümlere yapılacak müdahaleleri, malzeme ve tekniği ile birlikte ortaya koyacak yapısal sağlamlaştırma önerisinin, bu konuda uzman bir statikerin de katılımı ile hazırlanmasına, güvenilirlik derecesi yüksek kaynaklı restitüsyon kararlarına dayanmayan tavan ve birinci kat kepenkleri gibi düzenlemelerin, döneme ilişkin yanlış bilgi verilmesinin önlenmesi amacıyla çağdaş yaklaşımlarla detaylandırılmasına, malzeme, özgünlük ve bozulma analizleri ile müdahale kararlarının ayrı setler halinde ve amacını tam olarak gerçekleştirebilecek nitelikte hazırlanmasına, restitüsyon etüdü üzerinde etüt ile verilen kararların güvenilirlik derecesi belirli kaynaklarının konumlandırılmasına, bu çalışmaların Kurula iletilmesinden önce, bu bölümlere ilişkin bir uygulama yapılmaması ve günümüzde ulaşılmayan bölümlerin uygulama sürecinde rölövesine işlenmesi koşullarıyla, karar eki rölövesinin ve restorasyon projesinin uygun olduğuna (OLUMLU) karar verilmesine karşın, Kurula herhangi bir çalışma iletilmeden ve Kurula sunulan projeye de sadık kalınmadan uygulamanın tamamlandığının tespit edilmesi üzerine, Kurul görevlileri tarafından tanzim edilen 20/05/2011 tarihli rapora istinaden restorasyon projesini hazırlayan sanıklar ... ile inşaat projesini ve uygulamasını yapan sanıklar... hakkında açılan davada, sanıkların, davaya konu yapının tescilli kültür varlığı olduğunu bildiklerinin tüm dosya kapsamı itibariyle sabit olduğu anlaşılmakla, suç tarihinde ...Denetim Bürosunun faaliyette olduğu da gözetilerek, konusunda uzman inşaat mühendisi ve mimar bilirkişilerden oluşturulacak heyet refakatinde mahallinde keşif icra edilip 20/05/2011 tarihli Kurul görevlileri tarafından tanzim edilen rapor da irdelenmek suretiyle, sanıklar tarafından gerçekleştirilen uygulamaların onaylı projeye uygun olup olmadığı, söz konusu müdahaleler nedeniyle tescilli kültür varlığının zarara uğrayıp uğramadığı, özgün yapısını kaybedip kaybetmediği her türlü şüpheden uzak biçimde belirlenip, zarar tespiti halinde “kültür varlığına kasten zarar verme”, zarar mevcut olmayıp esaslı müdahale gerçekleştirildiğinin belirlenmesi halinde “izinsiz inşai ve fiziki müdahalede bulunma” suçundan hüküm tesisi gerektiği gözetilmeksizin, “taşınmaz kültür varlığının tesciline ilişkin sanıklara tebligat yapılmadığı” şeklindeki dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçe ile yazılı şekilde hüküm tesis edilmesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15/05/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.