8. Ceza Dairesi 2017/25600 E. , 2019/208 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Görevi yaptırmamak için direnme ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz incelemesinde;
Yokluklarında verilen usulüne uygun 25.10.2013 tarihinde tebliğ edilen hükmü, CMUK.nun 310. maddesinde belirtilen bir haftalık yasal süreden sonra 04.11.2013 tarihinde temyiz eden sanıkların temyiz isteminin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK.nun 317. maddesi gereğince REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında kamu görevlisine görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde;
Ekip aracına zarar veren sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan zamanaşımı süresi içinde dava açılması mümkün görülmüştür.
TCK.nun 294. maddesinin 1. fıkrasında gözaltına alınan veya tutuklunun 2. fıkrasında ise ""hükümlünün kaçmasını sağlayan"" kişinin cezalandırılması öngörülmüştür. Maddenin gerekçesine göre,...""söz konusu suçlar, kaçmaya imkan sağlamakla oluşur."" Bu suçun faili yakalanmış veya belirli bir resmi kurumda tutulurken kaçan kişinin kendisi hariç, herkes bir suçun faili olabilir. Bu suçtaki ""kaçan kimseden kastedilen devletin yakalama yetkisine istinaden devlet gücü tarafından kanuna uygun bir şekilde özgürlüğü kısıtlanan kimsedir. Bu kimselerin fiil anında özgürlükleri kısıtlanmış olmaları şart olmakla birlikte mutlaka kapalı bir kurumda tutuluyor olmaları şart değildir. Burada dikkat edilirse fail, gözaltına alınan tutuklu ya da hükümlüyü özgürlüğünü kısıtlamak için değil özgürlüğüne kavuşturmak için kaçmasını sağlamaktadır. Bu olgu, suçun manevi unsurunda bir değişiklik meydana getirmemekte, yani suçu özel kastla işlenebilen bir suç haline getirmemekte ve fakat suçun düzenleniş amaç ve kanuni tipine göre kanuni tanımda kullanılan ""kaçmasını sağlama"" ifadesinin kaçarak özgürlüğüne kavuşmasını sağlamak olarak anlamak ve uygulamak gerekliliğini ifade etmektedir. Bu açıklamalar karşısında bu suçun ancak TCK.nun 292. maddesindeki suçların faillerinin kaçmasıyla tamamlanacağı, madde içeriğinde, karar başlığında kullanılan ""imkan sağlamak"" değil, "kaçmasını sağlamak"" kavramının esas alındığı anlaşılmaktadır. Nitekim, maddenin gerekçesine göre de; aslında bu fiiller, gözaltına alınan, tutuklunun veya hükümlünün kaçması suçlarına iştirak niteliği taşımaktadır. Ancak, izlenen suç siyaseti gereğince, bunların bağımsız suç olarak tanımlanması gereği duyulmuştur.
Bu açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde;kesinleşmiş mahkumiyeti bulunan sanık ..."ın yakalanmamak için kaçtığı sırada kaza yaptığı ardından görevlilerce yakalanıp, kelepçelenerek devriye aracına bindirildiği esnada sanık ..."ın yakınları olan sanık ..., ... ve sanık ..."ın görevlilere saldırmaya başladığı, müşteki ..."in basit tıbbi müdale ile giderilebilecek şekilde yaralayarak hükümlünün kaçmasını sağlamaya çalıştıkları ancak görevlilerin müdahalesi sonucu eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığı gözetilerek sanık ..."ın eylemlerinin TCK.nun 294/2,3 maddesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden görevi yaptırmamak için direnme suçundan hüküm kurulması
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. ve 326/son maddeleri gereğince BOZULMASINA,
3- Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz incelemesinde ise;
UYAP ortamından alınan nüfus kayıt örneğine göre sanığın hükümden sonra 17.04.2014 tarihinde vefat ettiğinin belirtilmesi karşısında; bu husus araştırılarak, 5237 sayılı TCK.nun 64. maddesi gereğince hukuki durumunun değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeksizin hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 08.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.