16. Hukuk Dairesi 2016/16473 E. , 2020/592 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 321 parsel sayılı 18.150,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 271, 272 ve 273 parsel sayılı taşınmazlara uygulanan vergi kaydının miktar fazlası olduğu belirtilerek Hazine adına tespit edilmiştir. Davalıların miras bırakanı ..., ..., ... ve ...’in itirazları Kadastro Komisyonunca kabul edilerek taşınmazın komisyon kararına ekli krokide (A) harfi ile gösterilen 5.265,00 metrekare yüzölçümündeki kısmının 9/16 payının ..., 7/16 payının ... adına, (B) harfi ile gösterilen 4.585,00 metrekare yüzölçümündeki kısmının ... adına ve (C) harfi ile gösterilen 8.300,00 metrekare yüzölçümündeki kısmının ise ... adına tesciline karar verilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğunu ileri sürerek dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, çekişmeli taşınmaza ilişkin komisyon kararının iptali ile taşınmazın fen bilirkişisi ...’ın 25.11.2014 tarihli raporuna ekli krokide, (A), (D), (E) harfleri ile gösterilen kısmının bir bütün halinde 11.266,65 metrekare yüzölçümlü olarak ve "taşlık, çalılık" vasfı ile davacı Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline, temyize konu olup (B) harfi ile gösterilen 1.099,02 metrekare yüzölçümündeki kısmının hüküm yerinde gösterilen payları oranında ... mirasçıları adına, temyize konu olup (C) harfi ile gösterilen 1.902,96 metrekare yüzölçümündeki kısmının hüküm yerinde gösterilen payları oranında ... mirasçıları adına ve temyize konu olup (F) harfi ile gösterilen 4.044,22 metrekare yüzölçümündeki kısmının ise hüküm yerinde gösterilen payları oranında ... ve ... mirasçıları adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, temyize konu olup hükme esas bilirkişi raporunda (B), (C) ve (F) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümleri üzerinde davalı taraf lehine zilyetlikle kazanım koşullarının gerçekleştiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir. Bir arazinin kullanım süresi ile niteliğini ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlandığı tarihi belirlemenin en iyi yöntemi hava fotoğraflarının incelenmesi olup, bu amaçla tespit tarihinden öncesine ait hava fotoğraflarının dosyaya getirtilip çekişmeli taşınmazın niteliğinin belirlenmesi için uzman jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişi eliyle inceleme yaptırılması gerekirken, uzman olmayan tasarruf kontrol memurunun stereoskopik inceleme içermeyen raporu ile yetinilmiş, bu rapor içeriğinde 1953 tarihli hava fotoğrafında temyize konu (B), (C) ve (F) ile gösterilen taşınmaz bölümleri açıklık olup, kullanımın mevcut olduğu ve parsel sınırlarının oluştuğu belirtilmesine karşın, orman mühendisi bilirkişi kurulu tarafından düzenlenen ve aynı tarihli hava fotoğrafında (F) ile gösterilen bölümün bir kısmının çalılık olduğu şeklindeki belirlemeleri nedeniyle raporlar arasında çelişki oluştuğu halde bu çelişki üzerinde de durulmamıştır. Bu haliyle hava fotoğrafı incelemesinin yöntemine uygun şekilde yaptırıldığından ve hava fotoğraflarından yeterince faydalanıldığından söz edilemez.
Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için mahkemece, bulunması halinde dosyada mevcut 1953 tarihli hava fotoğrafı dışında tespit tarihinden öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığı"dan getirtilip dosya ikmal edilmeli, bundan sonra, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile 3 jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ziraat mühendisi bilirkişisi ve teknik bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı; yapılacak keşif sırasında yerel bilirkişi ve taraf tanıklarından, taşınmaz bölümlerinin geçmişte ne durumda bulunduğu, ilk olarak ne zaman ve nasıl kullanılmaya başlandığı, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, taşınmazların imar-ihyaya konu edilip edilmediği, imar-ihyaya konu edilmiş ise ihyanın ne zaman başlayıp bitirildiği etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, beyanlar arasında çelişki oluşması halinde gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle oluşan çelişkiler giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişisinden, çekişmeli taşınmazların eğimini, niteliğini, toprak yapısını, bitki örtüsünü, zirai durumunu, imar-ihyaya konu olup olmadıklarını, olmuş iseler imar-ihyaya konu olmaya başladıkları ve imar-ihyanın tamamlandığı tarihi bildirir, komşu taşınmazlarla mukayeseli değerlendirmeyi içerir rapor alınmalı; taşınmaz bölümlerinin ayrı ayrı yakın plan ve panaromik fotoğrafları çektirilip, üzerine taşınmazların sınırlarının işaretlenilmesi istenilmeli; jeodezi ve fotogrametri uzmanı bilirkişi kurulundan, yukarıda belirtilen tarihlerde (1953 tarihli ve varsa tespitten öncesine ait diğer hava fotoğrafları üzerinde) çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafının stereoskop aletiyle incelenmesi yaptırılarak, taşınmazların sınırlarını ve niteliğini, taşınmazların üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirten, daha önce hava fotoğrafı incelemesi sonucu sunulan bilirkişi raporunu ve orman mühendisi bilirkişi kurulu raporunu irdeleyip aralarındaki çelişkinin sebeplerini açıklayan içerikte rapor alınmalı; fen bilirkişisine ise, keşfi izlemeye ve bilirkişi ve tanık sözlerini denetlemeye elverişli rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece bu hususlar göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18.02.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.