Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9620
Karar No: 2016/10114
Karar Tarihi: 16.06.2016

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/9620 Esas 2016/10114 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/9620 E.  ,  2016/10114 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi :İş Mahkemesi


    Dava,... sigortasına giriş tarihinin Türkiye’de sigortalılık başlangıcı olduğunun ve 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, bozma sonrası, ilamında belirtildiği şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Mahkemece, dairemizin bozma ilamına uyularak karar verilmiş ise de, bozma ilamının gereği tam olarak yerine getirilmemiştir.
    Uyuşmazlık tarihi itibarıyla yürürlükte bulunan 17.04.2008 tarihli 5754 sayılı Kanunun 79. maddesiyle değişik 3201 sayılı Kanunun 3. maddesi “Bu Kanunun 1. maddesinde belirtilenler ile yurt dışında çalışmakta iken veya yurda kesin dönüş yaptıktan sonra ölenlerin Türk vatandaşı olan hak sahipleri sigortalının Türkiye’de hiçbir sosyal güvenlik kuruluşuna tabi çalışması yoksa..., Türkiye’de çalışması varsa en son tabi olduğu sosyal güvenlik kuruluşuna müracaat etmek suretiyle bu Kanunla getirilen haklardan yararlanırlar.” hükmünü içerirken; Yine aynı Kanunla 3201 sayılı Kanunun 5’inci maddesine 4’üncü fıkra hükmü olarak eklenen ek fıkra ile de; “Yurtdışı hizmet borçlanmasına ait süreler 5510 sayılı ...Kanununa göre hangi sigortalılık haline göre geçmiş sayılacağının belirlenmesinde; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak kabul edilir.” hükmü getirilmiştir.
    Anılan 5754 sayılı Kanun ile, 3201 sayılı Kanunda yapılan değişiklikler ve getirilen ek düzenlemelere birlikte bakıldığında; başvurulacak kuruluşların belirlenmesinde, eski 3. maddede öngörülen değişik hallerden tümüyle vazgeçilmiş ve sadece; Türkiye’de sigortalılıkları varsa borçlanma talep tarihindeki en son sigortalılık haline göre, sigortalılıkları yoksa aynı Kanunun 4. maddesinin birinci fıkrasının (b) bendi kapsamında geçmiş sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği öngörülmüştür.
    Somut olayda; davacının, dosya kapsamından 21.08.2013 tarihli borçlanma talebi ile 05.02.1981-25.12.1994 tarihleri arasında 5001 günlük yurtdışında geçen süreyi 5510 sayılı Yasanın 4/1-b maddesi kapsamında borçlanıp, 23.08.2013 tarihinde borçlanma bedelini ödediği, 23.08.2013 tarihli dilekçesi ile borçlanmanın 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmesini istediği, Kurumun 23.08.2013 tarihli yazısı ile Türkiye’de çalışması olmadığı gerekçesi ile bu talebi reddedildiği, bozma sonrası Kurumdan gelen yazı cevabına göre 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında sigortalılığının olmadığının bildirildiği anlaşıldığından; Mahkemece, davacının 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında sigortalılığı olmadığından, yurtdışı borçlanmasının 17.04.2008 tarihli 5754 sayılı Kanunun ile 3201 sayılı Kanunun 5’inci maddesine 4’üncü fıkra hükmü olarak eklenen ek fıkraya göre 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmeyip, 5510 sayılı Yasanın 4/1-b maddesi kapsamında değerlendirilebileceği, sonuç olarak yaşlılık aylığı koşularının 1479 sayılı Yasanın geçici 10. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği nazara alınmadan yazılı şekilde, 506 sayılı Yasaya göre yaşlılık aylığı bağlanmasına yönelik karar verilmesi isabetsizdir.
    Mahkemenin, bu maddi ve hukuki olguları gözetmeksizin yazılı şekilde karar vermiş olması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 16.06.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.





    S.A.

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi