20. Ceza Dairesi Esas No: 2018/3195 Karar No: 2019/6124 Karar Tarihi: 13.11.2019
Uyuşturucu madde ticareti yapma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2018/3195 Esas 2019/6124 Karar Sayılı İlamı
20. Ceza Dairesi 2018/3195 E. , 2019/6124 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : İSTANBUL Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma Hüküm : a)Mahkûmiyet; Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesinin 04.05.2017 tarihli 2017/40 esas ve 2017/126 sayılı kararı
İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin 07.07.2017 tarihli 2017/1453 esas ve 2017/1436 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 286/1. maddesinde belirtilen kararlardan olduğu, kararın sanık müdafiince aynı Kanun’un 291. maddesinde belirtilen süre içinde temyiz edildiği anlaşıldığından; Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: 5271 sayılı CMK’nın 288. ve 294. maddelerinde yer alan düzenlemeler ile CMK’nın 289. maddesinde sayılan kesin hukuka aykırılık halleri dikkate alınarak temyiz dilekçesinde; Sanık müdafiinin; “ihbardan yaklaşık 50 gün sonra gecikmesinde sakınca bulunduğu gerekçesiyle Cumhuriyet savcısından arama emri alınarak gece vakti sanığın evinde arama yapıldığını, gecikmesinde sakınca hali olduğunu ispatlar hiç bir delil ve belge bulunmadığını, mahkemeden usulüne uygun arama kararı alınmadan yapılan arama ve sonucunda elde edilen delillerin hukuka aykırı olduğundan hükme esas alınamayacağını, hukuka aykırı arama ile elde edilenler dışında sanığın mahkumiyetine yetecek kesin ve inanadırıcı delilin bulunmadığını, olayda gecikmesinde sakınca bulunması halinin gerçekleşmediği gibi Cumhuriyet savcısı tarafından verilen yazılı emirde hangi adreste ve hangi şüpheliye ilişkin olduğu yazılı olmaması nedeniyle de CMK ve Yönetmeliklere aykırı işlem yapıldığını, suç yerinin okula olan uzaklığı nedeniyle cezanın arttırıldığını, mesafenin keşif yapılarak ölçülmesi ve bu konuda uzman bilirkişi raporu alınması gerektiğini, tanıklar ile sanık arasında husumet bulunduğundan tanık beyanlarının hükme esas alınamayacağını ve İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesi kararının hukuka aykırı olduğunu” belirtmesi karşısında, temyiz isteminin CMK’nın 294/2. maddesi kapsamında olduğu ve hükmün hukuki yönüne ilişkin olduğu belirlenerek anılan sebeplere yönelik olarak yapılan incelemede; İncelenen dosyada TCK’nın 188/4-a ve 188/4-b maddelerinde düzenlenen iki nitelikli halin birleşmesi nedeniyle sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmemesi karşı temyiz bulunmadığından ve TCK’nın 188/4-b kapsamında keşif yapılmaması sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Sanık hakkında, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesinin istinaf başvurusunun esastan reddi kararı hukuka uygun bulunduğundan, sanık müdafiinin yerinde görülmeyen temyiz isteminin CMK’nın 302/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, hükmolunan ceza miktarına göre sanık hakkındaki salıverilme isteminin reddine, 7165 sayılı Kanun’un 8. maddesi ile değişik CMK’nın 304/1. fıkrası uyarınca dosyanın Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesine, karardan bir örneğinin İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 5. Ceza Dairesine gönderilmesine, 13.11.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.